3 Haziran 2020’de Ankara Keçiören’deki evinde cansız bedeni bornoz kuşağına asılı halde bulunan Aleyna Çakır’ın ölümünün baş şüphelisi olan Ümitcan Uygun’dan skandal bir canlı yayın daha geldi. Uygun sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı canlı yayında uyuşturucu kullandı.
GÖRÜNTÜLER TEPKİ ÇEKTİ
Sosyal medyada gündem olan görüntüler kısa sürede büyük tepki topladı. Kullanıcılar, “Ümitcan Uygun kim tarafından neden korunuyor?”, “Ümitcan Uygun neden tutuklanmıyor?” şeklinde paylaşımlarda bulundu.
Öte yandan Ümitcan Uygun videoda yaptığı konuşmada daha önce de uyuşturucu kullandığını belirtirken, ilk kez bu yöntemle uyuşturucu kullandığını söyledi.
UYUŞTURUCUYU KIZ ARKADAŞININ ELİNDEN İÇTİ
Videoda Uygun uyuşturucuyu bir kızın elinden içerken, görüntülerde yanlarında başka bir kız olduğu da görüldü.
EMNİYETTEKİ İFADELERİNİN ARDINDAN ADLİYEYE SEVK EDİLDİLER
Bahsi geçen görüntülerin ardından harekete geçen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ümitcan Uygun ve yanında bulunan T.K’nın yakalanması ve gözaltına alınması talimatı verdi. Ankara Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri tarafından başlatılan çalışma sonucunda Ümitcan Uygun ve babası Durak Uygun, Ankara’nın Etimesgut ilçesinde ‘Uyuşturucu ve Uyarıcı Madde Kullanmak ve Kullanılmasını Alenen Özendirmek’ suçundan yakalanarak gözaltına alındı. Emniyette ifadesi alınan Uygun ve şüpheliler, adliyeye sevk edildi.
ALEYNA ÇAKIR OLAYI
Aleyna Çakır, 3 Haziran tarihinde Keçiören ilçesinde bir evde ölü olarak bulundu. Sevgilisi olduğu belirtilen Ümitcan Uygun’un, Çakır’a şiddet uyguladığı anlara ait görüntüler, bir süre sonra sosyal medyaya sızdı. Bunun üzerine Ümitcan Uygun polis ekiplerince gözaltına alındı. Uygun, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Son olarak Aleyna Çakır’ın ölümüne dair otopsi raporu yayınlandı. Otopsiden Çakır’ın ölümünde şüphe bulunmadığı ve ölümün ası sonucu meydana geldiği aktarıldı.
ALEYNA ÇAKIR’IN OTOPSİ RAPORU
İstanbul Adli Tıp Kurumu 1’nci Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan rapor savcılığa gönderildi. Raporda, Esen’in asılma dışında vücudunda tespit edilen belirtilerin ölüm meydana getirecek nitelikte olmadığı, iç muayenesinde kafatasında kırık, kafa içi kanama, iç kanama, beyin doku harabiyeti, iç organ ve büyük damar yaralanmasına rastlanılmadığı belirtildi.
Raporda, ayrıcı yapılan incelemede kişinin asılma dışında travmatik tesirle öldüğünün tıbbi delilleri bulunmadığı anlatılarak, tespit edilen alkol düzeyinin de tek başına ölüm meydana getirebilecek düzeyde olmadığı vurgulandı. Kişinin zehirlenme sonucu öldüğü yönünde de tıbbi delillere ulaşılamadığı vurgulanan raporda şöyle denildi:
“Adli dosyaya kayıtlı bilgilerde kişinin ası materyali boynunda iken yerde yatar vaziyette bulunduğu, olay yerinde şüpheli bir durum bulunmadığı, otopsisinde boyun bölgesinde yükselici yüzeyselleşici vasıfta telem (ip izi), telem altında kas dokuda ekimoz tespit edildiği, iç organlarda tespit edilen makroskopik vurgular, cesedin bulunduğu ortam, bulunuş şekli, olay yeri inceleme bulguları birlikte değerlendirildiğinde kişinin ölümünün, ası sonucu meydana gelmiş olduğu oy birliğiyle mütalaa olunur.”
