Berna YILMAZ – Doğan GÜNDOĞDU / İSTANBUL – İstanbul Klasik Arabacılar Derneği, Beykoz’da ‘Yaza Merhaba Partisi’ düzenledi. 47 klasik arabanın yer aldığı aktiflikte, keyifli anlar yaşandı.
2009 yılından beri arabaları koruyup, yaşatmak ve geleceğe taşımak misyonuyla çalışmalarını yürüten İstanbul Klasik Arabacılar Derneği, (İKOD) Beykoz’da klasik ‘Yaza Merhaba Partisi’ düzenledi. 47 klasik araba ile iştirak sağlayanlar hem otomobillerini sergiledi hem de kahvaltı eşliğinde müzik ve cümbüşün keyfini sürdü. Sistemli olarak aile ortamında yeşil alan aktiflikleri yaptıklarını kaydeden İKOD Başkanı Hakan Arvay, ulusal bayramlarda da klasik araba severlerle konvoylar oluşturduklarını söyledi. Arvay, pandeminin klasik arabalar ve sahipleri üzerindeki tesirini de anlattı.
“KLASİK ARABALARLA ATATÜRK’ÜN MESKENİ ZİYARET EDİLMİŞTİ”
Klasik arabaların geleceğe taşınması için ihtimamla çalıştıklarını lisana getiren Arvay, “Aslında temel gayemiz, touring. Klasik otomobillerimizin yaşamasını istiyoruz. Uzun yollara gidiyoruz. Klasik arabalarımız, uzun yol kondisyonludur. Hepsi çok bakımlıdır. Biz de bunun için uzun yol seyahatleri düzenliyoruz. Bugüne kadar yaptığımız en kıymetli uzun yol etkinliklerinden bir tanesi, 19 Mayıs’ta Selanik’e gidip Atatürk’ün konutunu ziyaret ettiğimiz etkinlikti. Orta Anadolu’ya bir seyahat düzenledik, Kapadokya bölgesini gezip tarihi yerleri ziyaret ettik. Arabalarımız de bizimle birlikte bunları yaşadı. Bu türlü tertip ve etkinlikler düzenlemeye çok değer veriyoruz. Üyesi olduğumuz Antika Araba Federasyonu ve öbür kulüplerle birlikte bu sevginin farkındalığını yaşatmak ismine bu aktiflikleri her sene sıklıkla düzenliyoruz” diye konuştu.
PANDEMİDE ARABALAR DE KAPANDI
Pandeminin klasik arabaların, garajdan çıkarılmasına pürüz olduğunu söz eden Arvay, “Pandemi nedeniyle araçlarımız maalesef mahsur kaldı. 1,5 yıldır daima kapalı kalıp, çok az dışarı çıkabilen araçlarımız oldu. Yasak boşluklarında sağladık bunu da. Bu otomobillerin yürümesi lazım. Zira eski teknoloji arabalar. 1950’lerin 60’ların teknolojisinde araçlar, günlük kullanım kondisyonuna sahiptiler. Münasebetiyle bu otomobilleri kapatıp beklettiğinizde birtakım yerlerinde kurumalar oluyor. Bu kurumlardan ötürü yağ kaçakları üzere senaryolar ortaya çıkıyor. En kıymetlisi de otomobillerin yıllık periyodik bakımları var. Arabalar, periyodik bakımlarına gidemeyince ustalara da ekonomik katkı sağlanamadı. Pandeminin dokunduğu noktalar oldu ancak şu anda her şey yoluna girecek üzere görünüyor. Aşılarımızı olup, hem arabalar hem bizler eski günlerimize kavuşacağız” dedi.
‘TEKERLEKLİ MÜCEVHERLER’ YAŞATILIYOR
Klasik araba sahibi olmak isteyenlere de tekliflerde bulunan Arvay, “Klasik araba sahibi olmak isteyenler için hem İstanbul Klasik Arabacılar Derneği hem de Antika Araba Federasyonu var. Katiyetle hakikat beşerlerle, gerçek adreslerle buluşabilirler. Bizler elimizden gelen her şeyi yaparız. Bizim toplumsal sorumluluk şuurumuz de var. Trafiğe çıkacak olan her bir yeni klasik araba, bizim için çok kıymetli. Sayıları ne kadar fazla olursa o kadar düzgündür. Zira hepsi, bir periyoda damgasını vurmuş, aşikâr yaşanmışlıklara şahitlik etmiş, his yüklü. Biz de onlara ‘tekerlekli mücevherler’ diyoruz ve koruyup, yaşatmayı önemsiyoruz” dedi.
Arvay, kelamlarını şöyle noktaladı:
“Satın alınacak arabanın öncelikle kondisyonu, fizibilitesi yapılmalı ve neye, ne kadar muhtaçlığı olduğu belirlenmeli. Araç sahibi olmak isteyenlerin ekonomik yapısı da çok kıymetli. Araç ne kadar çok fabrikasyon normlarına sahipse bedeli o kadar yüksek oluyor. Herkesin kesesine nazaran hareket edeceğini düşünürsek, ona nazaran bir otomobil edineceklerdir. Neler yapılabilir diye bir planlama yapıldıktan sonra aracın onarım süreci başlar.”
