Sultanbeyli Sivil Toplum Kuruluşları Platformu (SULDEP), İsrail’in bitmek bilmeyen saldırıları devam ederken, İsrail ürünlerinin alınmaması ve “Burada İsrail ürünü satılmamaktadır” şeklinde yazı yazan iş yerlerinin tercih edilmesi yönünde boykot çağrısında bulundu. Konuyla ilgili platform adına açıklama yapan Başkan Seyhan Yaban, “Filistin özgür oluncaya kadar maddi ve manevi mücadelemizi tüm gücümüzle sürdüreceğiz. Bu savaşı kurtuluş mücadelemizdeki gibi kazanacağız. Bizler her zaman mazlumun yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz.” diyerek şöyle konuştu:
“Hamd, Alemlerin Rabbi Yüce Allah’a Mahsustur. Salat ve Selam Fahri Kâinat Efendimiz, Önderimiz, HZ. Muhammed Mustafa’nın, Ashabının ve Kıyamet Gününe Kadar Yolunu Sürdürecek Olan Muvahhid Müslümanların Üzerine Olsun.
Güçlü Türkiye Güçlü Millet
Bu millet yalın ayak bir somun ekmekle bir gün geçirerek bir tas üzüm hoşafıyla cephede Allahu Ekber nidalarıyla kendilerine dört bir taraftan saldıran sırtlan sürüsüne karşı muzaffer olmuştur. Bu millet 276 kg’lık mermiyi omuzlayıp tarihin akışını değiştirmiştir. Bu millet, azimle inançla dünyaya ders verircesine Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Arabıyla Çerkeziyle her milletten vatandaşıyla, millet olma bilinciyle, omuz omuza yürek yüreğe işgale “dur” demiştir. Ayağa kalkıp “ya istiklal ya ölüm” demiştir.
Bu millet 100 yıl sonra yine aynı inançla tek yumruk, yine aynı azim ve coşkuyla zulmün ve haksızlığın karşısında dimdik duruyor. Nerede bir mazlum görse “ben varım ben buradayım” diyor. Ama bu sefer çok daha güçlü. savunma sanayiimizle, askeri gücümüzle, yerli sihalarımız, Hürkuşumuz, Ankamız, Akıncımız, Aksungurumuzla, savunma sanayimizin ulusumuza kattığı nice silahlarımızla, donanmalarımızla, gücümüzle, Çanakkale’de 13 yaşındaki çiğdem yiğitlerimizin imanı gibi yetiştirdiğimiz cesur yiğitlerimizle tek yürek tek yumruk Zulmün ve zalimin karşısında mazlumun yanında olmaya devam ediyoruz.
Zulüm Tek Millet Olmuş Yeni Bir Dünya Savaşı Planı Yapmakta
1914 de başlayan I. Dünya Savaşı tam 4 yıl sürmüş ve dünya tarihindeki en çok zayiat verilen 5. savaş olmuştur. Osmanlı imparatorluğu dahil birçok imparatorluk yıkılmış, birçok ülke de parçalanmıştır. Sonunda bu tarz çatışmaların yaşanmasını önlemesi ümidiyle 1920’de Milletler Cemiyeti kurulmuştur.
Aynı milletler cemiyeti bu savaşın sebep olduğu işgalleri de fırsat bilerek 1948’de planlı bir şekilde Filistin topraklarında İsrail adında bir korsan devlet kurdu. Bugün içinde bulunduğumuz acı tablonun temelleri bundan yaklaşık 75 yıl önce atılmıştı.
Bugün Filistin’de sözde “muasır” medeniyetlerin gözü önünde insanlık yok ediliyor. Bu savaş Filistin halkının değil, bu savaş insanlığın topyekûn katledildiği savaştır.
Bugün Filistinli kardeşlerimizin uğradığı soy kırımın mimarları tüm dünyada arsızca insan haklarından, eşitlikten, adaletten, özgürlükten bahsedip ellerindeki kanlar ile yüzleri bile kızarmadan birbirlerinin sırtını sıvazlıyor. Başta ABD olmak üzere Avrupa ülkeleri İsrail’e yardım ve yataklık yapan gerek mühimmat gerek finansal destek sağlayan ne kadar devlet varsa hepsi yeni bir dünya savaşının ve insanlık cinayetinin baş mimarıdır.
Teşkilatlı Batıl Teşkilatsız Hakka Karşı Savaşıyor!
Teşkilatlı batıl teşkilatsız hakka galip geliyor. Bizim teşkilatlanmaktan, birlikte hareket etmekten başka çaremiz yok. evlerimizde daha beyaz çamaşır, diyerek aldığımız ancak karşılığında din kardeşimize kurşun olarak dönen Siyonist İsrailin tüm ürünlerini boykot etmeye davet ediyorum. Almazsak aldırmazsak kaybedeceğimiz bir şey yok.
Bu yaşananlar Yahudi ve Müslüman savaşı değil olamaz da. Yahudilik İbrahimi bir dindir. Kendilerine verilen 10 emirde: “Adam öldürmeyeceksin. Çalmayacaksın. Komşuna karşı yalan yere tanıklık etmeyeceksin. Komşunun evine, karısına, malına, hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin.” Buyuruyor. Bu azılı topluluk öldürüyor. Filistin halkının malını zorla ellerinden alıyor. İşgal ediyor. Yurtlarını çalıyor. Komşularının mallarına yurtlarına ırz ve namuslarına göz dikiyor. Kundaktaki bebeklerin kanlarını bile kendilerine helal kılıyor.
Daha Büyük Adımlar Atmamızın Zamanı Gelmedi Mi?
Eğer Siyonist teröre dur demek istiyorsak mutlaka yaptırım uygulamamız, kınamaktan öteye geçmemiz ve somut adım atmamız gereklidir. “Ben ne yapabilirim?” demeden onları kendi silahlarıyla yani finansal güçleriyle vurmak bizim elimizdedir.
İsrail Bombardımanından Sağ Kalanlar Sevinemiyor Bile
Şehitlerin bedenleri moloz yığınları altında kaldı. Hayatta kalma mücadelesi verenler İçecek su yiyecek yemek bulamıyorlar. Fırınlar hastaneler okullar bombalanıyor. Yaşam mücadelesi veren kuvözdeki bebekler teker teker ölüyor. Filistin’de insanlık ölüyor. Buradan tüm İslam devletlerini, kalbinde insanlık olan tüm devlet başkanlarını Siyonist rejime karşı kınamaktan öte gerçek adımlar ve yaptırımlar uygulamaya çağırıyoruz.
Sultanbeyli Sivil Toplum Kuruluşları Platformu Olarak Yüreğinde İnsanlık olan Tüm Ülkelere Sesleniyoruz:
• Petrol başta olmak üzere bütün stratejik maddelerin ABD ve İsrail’e satışının bütün Müslüman ülkeler tarafından durdurulması,
• Müslüman ülkelerin hava sahaları, karasuları ve limanlarının ABD ve İsrail’e kapatılması,
• Başta Türkiye olmak üzere, insanlığını kaybetmemiş din, dil, ırk ayırt etmeksizin tüm ülkelerin katil İsrail ürünlerini boykot etmesi konusunda ortak karar alınması,
• Netanyahu’nun adalet divanında yargılanması hususunda gerekli girişimlerin yapılması,
• Acil ve kalıcı insani yolların açılması
• Hastane, fırın ve su pompalarına yetecek miktarda yakıt girişinin sağlanması, gıda, ilaç ve tıbbi malzeme girişinin kolaylaştırılması
• Enkaz altında mahsur kalanların kurtarılması ve şehitlerin cenazelerinin alınması için yıkılan evlere moloz kaldırma ekipmanlarının getirilmesi noktasında bütün gerekli adımlar atılması konusunda tüm dünyayı harekete geçmeye çağırıyoruz.
Buradan başta Sultanbeyli esnafları olmak üzere tüm esnaf kardeşlerimize İsrail ürünlerini almamak ve satmamak konusunda harekete geçmeye, ticarethanelerin dışına “burada İsrail ürünü satılmamaktadır” yazısı asarak tepkimizi ortaya koymaya ve halkımızı da bu tarz işletmeleri tercih sebebi olarak destek vermeye ve mazlum kardeşlerimizin yanında olmaya davet ediyoruz.
İsrail ordusuna destek mesajları atan bu Siyonist firmalardan Aldığımız her bir ürün bomba olarak masum insanları katletmektedir.
Bizler Sultanbeyli Sivil Toplum Kuruluşları Platformu olarak Mescid-i Aksa’nın, Kudüs’ün ve Filistin’in özgürlüğü, Siyonist zulmün ve işgalin sona ermesi için yapılan tüm eylemleri destekliyoruz. Filistin özgür oluncaya kadar maddi ve manevi mücadelemizi tüm gücümüzle sürdüreceğiz. Bu savaşı kurtuluş mücadelemizdeki gibi kazanacağız. Bizler her zaman mazlumun yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz.
Bizler şehit kazanıyoruz, bu savaşı da kazanacağız…”