Sorbonne’dan mezun oldu, doğduğu toprakları aspirle buluşturdu

Serhat Ozan YILDIRIM/ TUNCELİ,- DÜNYANIN en uygun üniversiteleri ortasında yer alan Paris Sorbonne Üniversitesi Coğrafya Kısmı’ndan 1994 yılında mezun olan Tuncelili Hava Arslan (48), doğduğu topraklara dönerek tarım işine girdi. Hava Arslan, Karabörk köyünde babasına ilişkin tarlada yağ bitkilerinden aspir üretimine başladı. Gün uzunluğu traktörle tarlasını süren Arslan, akşamları ise meskenine dönerek öğrencilerine uzaktan eğitim veriyor.
Dünyanın en âlâ üniversiteleri ortasında gösterilen Paris Sorbonne Üniversitesi’nden mezun olan, 15 yıl da Fransa’da yaşayan Hava Arslan, tıpkı üniversitede doktora ve master çalışmalarını Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) üzerine tamamladı. Daha sonra Ankara’ya yerleşen Arslan, burada eğitim alanında çalışmalar yürüttü ve özel bir eğitim kurumunda Fransızca öğretmenliği yaptı. Hava Arslan, kent hayatından sıkıldığı için, doğduğu topraklara dönerek tarım işine girdi. Elazığ-Tunceli hududunda olan Karabörk köyüne gelen Arslan, babasına tarlada aspir bitkisi ekimine başladı. Arslan, gün uzunluğu tarlada traktör sürerek loğ süreci yapıyor, akşam saatlerinde ise konutuna dönerek, Fransızca lisan eğitimi için öğrencilerine uzaktan eğitim veriyor.
‘BÖLGEDE ÖNEMLİ BİR İSTİHDAM YARATACAĞIMA İNANIYORUM’
Aspirin, kuraklığı seven bir bitki olduğu için tercih ettiğini ve bölgede âlâ randıman alacağını belirten Arslan, hasattan 4 ayda yaklaşık 150 bin lira para kazanacağını, 20 bireye de istihdam imkanı sağlayacağını tabir etti. Pandemi sürecinde dört duvar ortasında sıkıldığını ve doğduğu topraklarda üretime başlama kararı aldığını belirten Arslan, “Fransa’da, Paris Sorbonne Üniversitesi’nde coğrafya kısmı okudum. Lisansımı bitirdikten sonra, doktora çalışmalarımı GAP üzerine sürdürdüm. Kuru tarımdan sulu tarıma geçişteki adaptasyon sorunlarını inceledim. Türkiye’ye geldikten sonra, Fransızca etüt merkezi kurdum ve orada Fransızca dersleri verdim. Koronavirüs sürecinde bütün dünyada tabiata dönüş başladı. Metropolde dört duvar ortasında çok sıkıcı bir süreç geçti. Tabiata dönmeye gereksinim duydum. Köyümde de bir alt yapı vardı. Babama ilişkin tarlalar vardı ve bunlar ekilip biçilmiyordu. Yaklaşık 250 dönümlük toprağa aspir ekme kararı aldım. Önümüzdeki yıl 500 dönüme çıkmayı planlıyorum. Bölgede önemli bir istihdam yaratacağıma inanıyorum. Zira genelde arpa ve buğday ekiliyor. Kilosu 1,5, 2 lirayken, aspiri 4 liraya çarçabuk satabiliyoruz. Bu da köylünün iktisadına önemli bir yarar sağlayacak” dedi.
Aspirin her bölümde kullanıldığını ve bölgeye üretim modeli olacağını aktaran Arslan, “Aspiri biodizel olarak kullanabiliyoruz. Türkiye sahiden petrol konusunda dışa bağlı. Yemeklik yağ konusunda da dışarıya bağımlıyız. Milyar dolarlar veriyoruz yağ için. Kendi topraklarımızda ekerek, Türkiye iktisadına katkı sunmak niyetiyle buraya geldim. Benim için de ömür kalitesi ve lüks kavramı, tabiatta var olarak üretim yapmak, istihdam yaratmak. Tarlada çalıştıktan sonra, akşam meskenime geliyorum. Konutun bahçesinde Ankara’daki öğrencilerime online ders veriyorum” diye konuştu.