Şişli, Eyüpsultan ve Gaziosmanpaşa… İstanbul’da trafiği en gürültülü yerleri, bu ilçelerde bulunuyor. Uzmanlar gürültü ile kalp rahatsızlığı ortasındaki irtibata dikkat çekerek ikazda bulundu.
Dünya Sıhhat Örgütü’nün trafik gürültüsü ve kalp sıhhati münasebeti hakkında yeni bir raporu olduğunu aktaran Kardiyolog Prof. Dr. Ali Metin Esen, “Dünya Sıhhat Örgütü’nün epidemiyolojik çalışma sonuçlarını değerlendirdiği kurul raporu, her türlü trafik gürültüsünün kalp hastalığı riski ile güçlü bir ilgisi olduğunu ortaya koyuyor. Trafikte meydana gelen tüm gürültü kaynakları 50 desibelden itibaren her 10 desibelde bir kalp damar hastalığı riskini yüzde 8 ila 10 oranında artırıyor” dedi.
HAVALİMANI, KARAYOLU YA DA DEMİRYOLU YAKININDA OTURANLAR DİKKAT!
Araç trafiği başta olmak üzere demir ve hava kaynaklı tüm gürültü kaynaklarının risk oluşturduğunu belirten Bahçeşehir Üniversite Hastanesi Medical Park Göztepe Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Metin Esen, “Trafikte meydana gelen tüm gürültü kaynakları 50 desibelden itibaren her 10 desibelde bir kalp damar hastalığı riskini yüzde 8 ila 10 oranında artırıyor. Bu gürültünün bilhassa kan basıncını yükselterek, ritim bozukluklarına sebep olarak, gece uyku sistemini bozarak, anksiyete ve korkuyu artırarak bu sonuçları doğurduğu biliniyor. Örneğin bir havalimanı, demiryolu, karayolu yakınında oturan ve ağır gürültüye maruz kalan bireylerde kalp damar hastalığı riski sonraki yıllarda artabilir” ikazında bulundu.
“NE KADAR GÜÇLÜ EL SIKABİLİYORSA KALBİ O KADAR İYİ”
Araştırmada dikkat çeken başka faktörleri hatırlatan Prof. Dr. Ali Metin Esen, “Kişilerin el sıkma özelliklerine de bakılmış. Bunun bir güç bilimi ile düzeyleri belirlenmiş. Düzeyin belirli bir derecenin altında olmasının gelecekteki kalp damar hastalıklarıyla güçlü bir halde bağlantısı olduğu kalp krizi ve felç riskinin arttığı gösterilmiş. Yani bir insan orta yaş sonrası elini ne kadar güçlü sıkabiliyorsa kalp sıhhati açısından o kadar yeterli durumda. Kişi el sıkmayı ne kadar yapamıyorsa gücü ne kadar azsa da kalp sıhhati açısından bir muayene olması gerekiyor. Tabi el sıkmanın kalp sıhhati ile böylesine bir alakası kurulunca sanki burada el sıkmayla ilgili ‘Kardiyovasküler nedenlerden ötürü mı bir güç sorunu yaşanıyor’ sorusu akıllara geliyor” sözlerini kullandı.
ÖFKE ANINDA RİSK 5 KAT DAHA FAZLA
Bu sonuçların yanı sıra öfkelenmenin kıymetli bir kalp krizi nedeni olduğunun altını çizen Prof. Dr. Esen şunları söyledi:
“Öfkelendiğimizde birinci 2 saat içerisinde kalp krizi geçirme riskimiz 5 kat artıyor. Şayet bu çok sık oluyorsa kişi kendisini denetim edemiyorsa öfke krizleri yaşıyorsa bu durumda kesinlikle psikiyatrist ya da psikologla görüşmeli. Öfkelendiğimizde çok ağır bir biçimde gerilim hormonlarının kandaki düzeyi artıyor. Bunların en başta geleni adrenalin ve nöradrenalin gerilim hormonları. Bunlar kanda artınca kalp ritmimiz hızlanıyor. Tansiyonumuz bir anda artıyor ve kalp damarları içerisinde bulunan plaklar çatlıyor. Orada bir pıhtılaşma sorunu oluşuyor. Münasebetiyle, öfke patlamalarını kişi çok sık yaşıyorsa damarların daima etkilendiği, içerideki kan akışının yavaşladığı, kan basıncının çok yüksek seviyelere ulaştığı, kalp suratının artarak kalbin oksijen kullanma ihtiyacının arttığı bir ortam yaratıyoruz. Öte yandan da kan akışkanlığı azalıyor. Tansiyon ve nabız yükseliyor, kalbin oksijen ihtiyacı artıyor. Bu atmosferde de kalp krizi meydana geliyor.”
“55 SAATİN ÜZERİNDE ÇALIŞMAK ORTALAMA ÖMÜR MÜHLETİNİ 3.5 YIL AZALTIYOR”
Araştırma sonuçlarına nazaran işyerinde geçirilen mühletin de kıymetli olduğunun altını çizen Kardiyolog Prof. Dr. Ali Metin Esen, “Bu müddetin haftada 55 saatin üzerinde olması, 35 ila 40 saat olmasına nazaran kalp krizi riskini artırıyor. Burada oturma müddetinin uzun olması (günde 11 saati geçmesi) kalp damar hastalığı riskini 3 kat artırıyor. Ortalama ömür mühletini ise 3.5 yıl azaltıyor. Oturma ile sigara tüketiminin de kelam konusu olması, bilhassa konuttan çalışanlarda önemli bir sorun olarak ön plana çıkacaktır. Bunun yanında daima olarak güç içeceklerinin tüketilmesi, oturma esnasında daima atıştırmalıkların tüketilmesi de kilo sorunu haline gelebiliyor” değerlendirmesinde bulundu.
Şahısların sessiz sedasız kalp krizi geçirebileceğini hatırlatan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Esen, “Özellikle ailesinde çok erken yaşta kalp krizi olayı olan şahısların emsal yaşlarda kesinlikle kalp denetimlerini yaptırması gerekiyor. Sigara, kolesterol, tansiyon, şeker, fazla kilo, hareketsizlik üzere hastalık yapan etkenlerle kesinlikle savaşmalıyız” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan gürültü haritasına nazaran kentin en gürültülü noktaları aşağıdaki üzere belirtilmişti:
-Şişli Merkez Mahallesi Sanayi Meslek Lisesi’nin E-5 karayoluna bakan kısmı
-Eyüpsultan, Güzeltepe Mahallesi TEM Otoyolu tarafı
-TEM otoyolunun, Gaziosmanpaşa Karadeniz Mah. ve Sultangazi Cumhuriyet Mah. ortasındaki alan
-TEM otoyolunun, Esenler Kazım Karabekir Mah. ile Birlik Mah. ortasında kalan kısmı
-E-5 Karayolunun Bakırköy, Zuhuratbaba Mah. Sadi Konuk Devlet Hastanesi cephesi
-Fatih, Yavuz Sultan Selim Mah., Cibali Mah. ve Zeyrek mahallelerinden geçen Karadeniz Caddesi
-E-5 Karayolunun Beyoğlu, Halıcıoğlu Mah. ve Sütlüce Mah. ortasında kalan Haliç Köprüsü çıkışı
-TEM Otoyolunun Ümraniye, Elmalıkent Mah. Sadi Konuk Devlet Hastanesi bakan kısım
-TEM Otoyolunun, Ümraniye, Armağanevler Mah. ve Site mahalleleri temas yolu
-E-5 Karayolunun Maltepe, Girne Mah. Nezahat Aslan Ekşi İlköğretim Okulu’nun bulunduğu alan
-Güngören Tozkoparan Mah. ve Zeytinburnu Maltepe Mah. ortasındaki alan
-Küçükçekmece Kartaltepe ve Tevfikbey mahalleleri
-Pendik Esenler Mah., Fevzi Çakmak Mah., Ramazanoğlu Mah. ve Kavakpınar Mah.
(FOTOGRAFLI)
