İSTANBUL, – Shell ile elektrikli şarj istasyonu ağı Eşarj kıymetli bir iş birliğine imza attı. Shell Recharge markasıyla İstanbul, Sapanca ve İzmir’de devreye alınan toplam dört istasyonda Eşarj altyapısı kullanılacak. Kurulan şarj istasyonlarından alınacak hizmetle araçlar 5 ila 8 dakika içinde şarj edilebilecek.
2030 yılında Avrupa’da yapılan araç satışlarının yarısının elektrik araçlar olması bekleniyor. Türkiye’de de son yıllarda gelişen bir pazar olan elektrikli araçlar açısından en kıymetli mevzuların başında yaygın elektrikli şarj ağı bulunması geliyor.
YENİLENEBİLİR GÜÇ KULLANIYOR
Eşarj istasyonları, güçlerini milletlerarası IREC yenilenebilir güç sertifikasına sahip kaynaklardan tedarik ediyor ve bu istasyonlarda büsbütün pak ve yenilenebilir güç kullanılıyor.
Alternatif ve yenilenebilir güç alanında yatırımlar gerçekleştiren Shell, Türkiye’de de Shell Recharge markasıyla elektrikli araç şarj ünitelerini devreye aldı. Shell & Turcas, bu istasyonların teknik ve ticari operasyonları için Enerjisa Enerji’nin 2018 yılında çoğunluk paylarını satın aldığı Eşarj ile iş birliği yaptı.
Şarj ünitelerinin devreye alınması için bugün Acıbadem Shell istasyonunda bir aktiflik düzenlendi. Tertibe Shell & Turcas CEO’su Emre Turanlı, Enerjisa Güç CEO’su ve Eşarj İdare Heyeti Başkanı Murat Pınar ile iki şirketin temsilcileri katıldı.
MAKSAT SIFIR EMİSYONLA FAALİYET GÖSTERMEK
Aktiflikte konuşan Shell & Turcas CEO’su Emre Turanlı,2050 yılına kadar net sıfır emisyon ile faaliyet göstermeyi hedeflediklerini söyledi. Bu doğrultuda daha pak güç kaynaklarının kullanımını için de yatırımlarını ve çalışmalarını sürdürdüklerini anlattı.
TÜRKİYE’NİN YENİLENEBİLİR GÜÇ POTANSİYELİ ÇOK YÜKSEK
Turanlı, “Hem müşterilerimize araçlarını şarj etmek için daha düzgün imkan sunmak hem de yenilenebilir güçle bunu yaparak etrafa katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Şarj aletini biz yerleştiriyoruz. Eşarj’ın sistemi üzerinden müşteriler aplikasyon sayesinde istasyonu görüp, gelip araçlarını şarj ediyor. Türkiye, Shell’in bilhassa perakende alanında en çok odaklandığı 10 ülkeden biri, o açıdan Türkiye epey kıymetli. Birtakım ülkelerde daha ileride gittiği oluyor. Türkiye’nin yenilenebilir güç potansiyeli çok yüksek. Bunu en güzel biçimde kullanıp, süratli ilerleyeceğimizi düşünüyorum. O nedenle iş birliği yaptığımız için çok memnun ve gururluyuz” dedi.
2030 YILINDA 2,5 MİLYON İSTASYONA ULAŞMAK PLANLANIYOR
Global seviyede 35’ten fazla ülkede 185 binden fazla elektrikli araç şarj ünitesi bulunan ve 2025’e kadar 500.000, 2030 yılına kadar 2,5 milyon noktaya ulaşmayı hedeflediklerini aktaran Turanlı, “İlk etapta İstanbul’da bir adet, İzmir’de bir adet ve Sapanca’da iki adet süratli şarj altyapısına sahip olduk. İstasyonların sayısın 2021 yılı haziran ayı sonuna kadar tamamlanacak yatırımlar ile sekize yükseltmeyi planlıyoruz” diye konuştu.
PİLOT UYGULAMA BAŞLADI
Turanlı, “Elektrikli araç sahibi konuklarımıza Shell Recharge markamız ile istasyonlarımızda hizmet veriyoruz ve elektrikli şarj noktalarına ait pilot uygulamamızı ise Enerjisa ile başlattık. Önümüzdeki günlerde yapacağımız yatırımlarla, elektrikli araç sahibi konuklarımız İstanbul-Ankara ve İstanbul-İzmir otoyollarında bulunan istasyonlarımızda rahatlıkla araçlarını şarj ederek kentler ortası seyahatlerini gerçekleştirebilecekler. Öncelikli maksadımız büyük kentler ve tatil rotaları olacak. Talebe bağlı olarak en uygun teknoloji ile yanlışsız vakitte yatırımlarımıza sürat vereceğiz” sözlerini kullandı.
ODAĞIMIZ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE TEKNOLOJİ
Enerjisa Güç CEO’su ve Eşarj İdare Konseyi Önderi Murat Pınar ise “Teknolojiyi ve sürdürülebilirliği odak noktası olarak belirleyen tüm yatırımları önemsiyoruz. Tam bu noktada Eşarj ile sorumluluk alıyor ve yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Türkiye’nin birinci ve en süratli elektrikli araç şarj istasyon ağı olan Eşarj ile daha evvel İsveç’e istasyon kurarak kıymetli bir adım atmıştık. Bugün ise Shell Recharge noktalarının operasyonlarını sağlayarak ekosistem içerisindeki öncü pozisyonumuzu pekiştirecek değerli bir dönüm noktası yaşıyoruz. Eşarj olarak 2030 yılına geldiğimizde trafiğe çıkması öngörülen elektrikli araç sayısına da bağlı olarak karbon salınımına 2,5 milyon tonluk katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu kapsamda Türkiye’nin yanı sıra dünya ekosistemine de fayda sağlayacak adımlar atıyoruz” dedi.
“İSTASYON SAYISINI 400 ÜZERİNE ÇIKARTTIK”
Pınar, “Eşarj’ın paylarını 2018 yılında aldıktan sonra yapmaya çalıştığımız Türkiye’de geniş bir ağa sahip olmaktı. Şu anda 400 istasyonun üzerine çıktık. Hem birinci hem de en süratlisi olmayı hedefliyoruz. Müşterinin beklentisi de şarjını süratlice doldurmak. Sene sonunda istasyon sayımızı 500’ün üzerine çıkarmayı planlıyoruz. Burada değerli olan sürdürülebilirlik, Türkiye’de de bunun ehemmiyetini biliyoruz, yatırım da yaptık. Küresel bir oyuncu olan Shell ile hem yerelde hem de bölgede yapabileceklerimize yönelik proje geliştiriyoruz. Değerli bir başlangıç, devamını için çalışmalarımız sürüyor. İstasyonlarda büsbütün yeşil güç kullanacağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. 15 dakika doldurulan şarjla 100-200 kilometre gidebilirsiniz. İleride daha güzel olacağını biliyoruz. Şirket olarak da bunun teknolojisini takip ediyoruz, en güzelini getireceğiz. Yurt dışında yatırımlarımız devam ediyor. İsveç ile başladık, projeler üretmek için çalışıyoruz” diye konuştu.
