Sağlık Bakanlığı, yönünü Çinli Sinovac şirketinin geliştirdiği aşıdan 50 milyon doz sipariş verecek. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, aşı tedariki ve aşı hakkındaki gelen eleştirilere cevap verdi.
İsmail Saymaz’a konuşan Koca, “Çin aşısını ucuz diye değil, güvenilir diye aldık” dedi.
İşte Koca ile yapılan o röportaj:
– Çin aşısıyla ilgili eleştiriler var. Deniyor ki bu aşının Faz 3 sonuçları, etki yüzdesi ilan edilmedi. Ne olduğu bilinmiyor.
Türkiye bu kadar zavallı mı? Sonuçlarını bilmediğimiz aşıyı 83 milyona yapacağımızı mı düşünüyorsunuz? Türkiye bu kadar mı sorumsuz davranacak? Yurt dışında akredite olan Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumumuz (TİTCK) ve Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü laboratuvarı var. Hangi aşı olursa olsun, akredite olan, uluslararası boyutta tanınan laboratuvarlarımızda incelemelerimizi yapmadıkça (aşılara) ne ruhsat veririz, ne vatandaşımıza kullandırırız. Kim olursa olsun, BioNTech dahil.
BioNTech, Faz 3 sonuçlarını tamamladı mı? Değil. Ne yaptı? Erken sonuçları açıkladı. Çin de erken sonuçları açıklamadıkça, biz bu sonuçları bilmedikçe, bizim Türkiye’deki sonuçlarımız ortaya çıkmadıkça, TİTCK ve Halk Sağlığı laboratuvarlarında incelemeler tamamlanmadıkça vatandaşımıza aşı yapılamaz. Biz testlerimizi yapmadıkça, dünyada test sonuçları açıklanmadıkça ruhsat vermeyiz. Ruhsat vermediğimizi ülkede kullandırmayız.
– Ne zaman aşıya başlanacak?
Aşı 11 Aralık’tan sonra gelecek. İncelemelerin bir süresi var, iki hafta gibi. Ay sonu olacağını tahmin ediyoruz.
– Ay sonu gibi aşılamaya başlanır yani.
Öyle tahmin ediyorum. Hazırlığımız o yönde.
Çin aşısı bize dünya fiyatından aşağı olacak
– Çin aşısının ucuz olduğu için alındığı doğru mu?
İnaktif aşılar en pahalı aşılardır. Bu aşılar geleneksel ve doğal aşılardır. Kısa, orta ve uzun vadeli sonuçlarını biliyoruz. Rus aşısı dahil, mRNA aşıları daha çok ve kolay üretilir. Küçük ortamlarda, yoğun üretilen, ucuz aşılardır. Dünya onun için buna yöneliyor. İnaktif aşı daha büyük ortamda üretiliyor. Hücreyi üretmek gerekir. Öbürü sentetik, yapay. Daha kolay, daha ucuz.
– Saklanması?
Saklanması kolay ama bu aşının güvenirliğini etkileyen bir unsur değil. Bizim önemsediğimiz, para değil. AstnaZeneca daha ucuz. Onu alırdık, parayı tercih etmiş olsaydık. Önemli olan, güvenilirliğidir.
– Bize 50 milyon doz yeterli mi?
Bizim için 100 milyon önemli.
– Artacak herhalde, değil mi?
Tabi ki arttıracağız. Çin’den daha fazla almak istiyorum, alamıyorum.
– Neden?
Vermiyor. Rusya vermek istiyor. Onun eksik olan toksikolojik (zehir bilimi) kısmını biz tamamlıyoruz şimdi. Tamamlandıktan sonra o aşı da olabilir. Şunu bilin: Çin aşısı bu aşılardan ucuz değil. Ucuz olduğu için tercih edilmiyor.
– Çin aşısına ne kadar vereceğiz?
Çin aşısı, (bize) dünyada satıldığı fiyatlardan da aşağı olacak.
– Bakanlık mı getirecek?
Çin’in distribütörleri var, onların üzerinden gelecek. Ama muhatabımız, Çin.
BioNTech, 1 milyondan fazla vermedi
– Biz BioNTech aşısının iki Türk bilim insanları tarafından geliştirilmesinden gurur duyuyoruz. Fakat Meksika ve Peru bile alıyor, biz alamıyoruz. Neden?
İki Türk’ün başarısı ile övünüyoruz. İlk günden itibaren irtibattaydık. Türkiye’de Faz 3 çalışması için izin verdiğimiz kaç aşı var? İki. Biri, BioNTech. O arkadaşlar olmasa BioNTech’e vermezdik. Niye verdik? Vatandaştaki etkisini görerek, satın almak için. Ama (onlar) “1 milyondan fazla veremeyiz” dedi. 2021 için 25 milyon verebileceklerini söylediler. Ben “2021’in Nisanı’ndan sonra aşıya ihtiyacım olmayacak. Çünkü benim aşım devreye girecek. Nisan dahil, bana ne kadar aşı verirseniz, alırım” dedim.
– Neden 1 milyonla sınırlı tuttular?
Fazla veremeyeceklerini söylediler. O onların stratejisi… Nisana kadar verecekleri bir miktar var ama yeterli değil. Onu artırmaya çalışıyoruz.
– Ne kadar verecekler?
Bir milyondan fazla… Görüşmelerimiz devam ediyor. Rakam söylediler ama artsın istiyoruz.
– Moderna ve AstraZeneca aşısını neden alamadık?
Moderna yurt dışına vermiyor. AstraZeneca vermek istiyor. Almaktan yana olmadım. Bekletiyorum.
– Neden?
Vatandaşıma, “Yüzde yüz güvenebilirsiniz. Ben de yaptırmak istiyorum” diyebileceğim bir aşı olma noktasında, daha emin değil dünya. Uzun vadeli bağışıklık sonuçlarını bilmiyoruz. Erken dönem başarı sonuçlarını dünya göremedi.
Yalnızca AstraZeneca için değil, BioNTech için de söylüyorum. Bunlar ‘mRNA’ aşısı. Yani, genetik yollarla elde edilen aşılar. Erken dönemde antikor ve hücresel bağışıklık geliştirme anlamında başarı ortaya koymuş olabilirler. Ama orta ve uzun vadeli sonuçlarını dünya bilmiyor. Çünkü salgında mRNA yöntemiyle ilk kez kullanılıyor.
– Daha önce denenmediler mi?
Hayır, kanserde var. (Enfeksiyonda) Uygulanan bir aşı tekniği değil bu. Esas, sonuçlarını dünyanın bildiği aşı, geleneksel ve klasik yöntemdeki ‘inaktif’ dediğimiz aşıdır.
– Yani, Çin aşısı…
Türk aşısı da inaktif.
İlk aşıyı ben olacağım
– Aşı organizasyonu nasıl yapılacak?
Bilim Kurulu çalışıyor; bir strateji belirledik. Kimilerine yerinde yapacağız. Diyelim, huzurevi. Huzurevinde yapacağız. Diyelim, cezaevi; biz yapacağız. Diyelim öğretmenler; biz planlayacağız. HES sistemine ve e-Nabız’a bütün aşamaları kaydetmek istiyoruz. Risk gruplarından başlayıp yaygın şekilde yapacağız.
– İlk siz mi aşı olacaksınız?
Hastane ortamında sağlık çalışanları ile yapmak istiyoruz. İlk ben olacağım. Ben de, Bilim Kurulu üyeleri de hastane ortamında yapalım istiyoruz.
– İsteyen parasıyla aşı olabilecek mi?
Aşılar ruhsat almak isterse bize müracaat etmeleri gerekiyor. Her kolaylığı göstereceğiz. Bizim incelemelerden geçmek şartıyla… O durumda üst limit koyup eczanelerden satışına izin vereceğiz.