KILIÇDAROĞLU: HAYATIMDA BU KADAR MAHARETSİZ BİR HÜKÜMET GÖRMEDİM
Aydın’ın Kuşadası ilçesinde, turizm bölümünün temsilcileriyle bir ortaya gelen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, hükümeti sert sözlerle eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Bütün bölümlerde pandeminin kendine has şartları var ancak hayatımda bu kadar maharetsiz bir hükümeti hiç görmedim” dedi.
CHP Genel Önderi Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın’daki programını Kuşadası ilçesinde sürdürdü. Kılıçdaroğlu, Kuşadası Belediyesi’nin kentte alternatif turizmi geliştirmek maksadıyla Aydın Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen Ada Camping kamp ve karavan alanının açılışını gerçekleştirdi. Kamp yeri hakkında belediye yetkililerinden bilgi alan Kılıçdaroğlu, akabinde bir otelde Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Kuşadası Belediyesi’yle ortak yapılan toplamda 13 projenin toplu açılış merasimine katıldı. 3 farklı noktada 3 başka projeye canlı yayınla bağlanılarak temel atma merasimi düzenlendi. Programın akabinde Kılıçdaroğlu, turizm bölümünün temsilcileriyle buluştu. Turizmcilerle bir ortaya gelen Kılıçdaroğlu hükümete yönelik eleştirelerde bulundu. Aşı meselesinin bir türlü çözülemediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bütün dallarda pandeminin kendine has şartları var lakin hayatımda bu kadar maharetsiz bir hükümeti hiç görmedim. 27 buçuk yıldır devlete hizmet eden çabucak hemen merhum İnönü’nden sonra bütün başbakanlarla çalışan birisi olarak artısı olur eksisi olur lakin bu kadar maharetsiz bir hükümet hiç görmedim. Aşı işini halledemediler. Şubat sonunda Çin’den 50 milyon doz aşı gelmesi gerekiyordu. Sıhhat Bakanı’nın yapılan kontrattan haberi bile yok” tabirlerini kullandı.
’25 MİLYON KİŞİNİN ŞUBAT SONUNDA AŞILI OLMASI GEREKİRDİ’
Aşıdaki sıkıntıları toplantıda gündeme getiren Kılıçdaroğlu, parlamentonun bu mevzuyu araştırması gerektiğini belirterek, “Şubat sonunda Çin’den 50 milyon doz aşı gelmesi gerekiyordu. Sıhhat Bakanı’nın yapılan mukaveleden haberi bile yok. Olağan; zira mukaveleyi yapan Devlet Materyal Ofisi. Şu anlayışa bakar mısınız? Devlet Materyal Ofisi ile aşının ne işi var? Aşı bir gereç mi ? Allah aşkına ve direkt bir firmayla yapmıyorsunuz ve aracı koyuyorsunuz. İki ülke mutabakat yapmak varken illa bir aracı olacak. Neden aracı olsun? Hala aşı konusunda önemli sıkıntılarımız var ve hala kamuoyu bilgilendirilmiyor. Mukaveleyi de kendi imkanlarımızla bulup kamuoyuna deklare ettik. Bu türlü bir tablo olur mu? 25 milyon kişinin şubat sonunda aşılı olması gerekirdi. Haziran ayına geldik. Yeniden umutsuz olmayın diyorum. Buna benzeri birçok problemimiz var aşılabilir fakat bu süreç içinde güç çözülür üzere. Sizler de artık Türkiye’nin sağlıklı yönetilmediğini bir biçimde görüyorsunuz. Parlamentonun bunu araştırması lazım bu aşılar neden gelmiyor diye araştırması lazım ancak parlamento da yetkisiz pozisyonda. Araştırma yapamıyor zira karar alamıyor” diye konuştu.
‘ÇOK ŞÜKÜR ÜLKEMİZ ZATİ DEMOKRASİDE DÜNYANIN BİR NUMARASI’
Turistlerin Türkiye’yi tercih etmesi için demokrasinin kıymetine değinen Kılıçdaroğlu, ülkedeki demokrasi anlayışını şu sözlerle eleştirdi:
“Turizmin başlangıcı insanlığın merakından kaynaklanıyor. Türkiye’de de çok şey var. Anadolu uygarlık zengini bir yer. Çorum’a gittim, mitingimiz vardı burada Etiler periyodundan baraj var, su tutuyor dediler. Kim bilir daha bilmediğimiz neler var? Turistler özgür bir ülkeye gelmek, baskıcı bir idare olmamasını ister. Kimsenin müdahale etmemesini, rahat gezmeyi ister. Çok şükür ülkemiz zati demokraside dünyanın bir numarası. Herkes özgürce kanılarını tabir edebiliyor, siyasi iktidarı özgürce eleştirebiliyor. Bunların hepsi bizim ülkemizde var fakat ne hikmetse hiç turist gelmiyor. Demek ki demokrasi anlayışımızda bir tuhaflık var. Dünyanın öngördüğü demokrasi kültürünü kendi ülkemize getirmek zorundayız. Bütün çağdaş dünyanın öngördüğü, uygulamaya koyduğu demokrasi anlayışını kendi ülkemize getirmek zorundayız. Gerek Binali Yıldırım gerek Sayın Davutoğlu başbakanlık yaptıkları periyottaki ziyaretlerinde üyelik için Avrupa Birliği’nin fasıl açmasını bekliyoruz demişlerdi. Neden fasıl açmasını bekliyoruz? İster açsınlar ister açmasınlar. Demokrasinin kuralları neyse bütün kuralları kendi ülkemize de getirelim. Sizin ülkenizde hangi kurallar varsa bizde de var, sizin fasıl açmanıza gerek yok diyelim. O da olmadı” dedi.
‘BİZ BU HOŞ ÜLKEYE DEMOKRASİYİ GETİRECEĞİZ’
Güvenlik konusunun da turizmde büyük kıymet taşıdığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin olduğu yerde kişi kendini daha inançlı hisseder. Bütün ülkelerle arbede ederseniz neden gelsinler. Barışçıl bir dış siyasetinizin olmanız lazım. Bütün beklentiyi ülkeye yığmak da yanlış. Karamsar değilim. Sizlerin ödediği bir fatura var farkındayım. Bunlar düzelebilir, düzeltme konusunda çok kararlıyım. Millet ittifakında çok farklı siyasi görüşler bir ortaya geldi. Biz bu hoş ülkeye demokrasiyi getireceğiz. Herkes inancını özgür yaşayacak, kimliğinden dolayı kimse suçlanmayacak, hayat şeklini hürmet duyulacak ve müdahale edilmeyecek. Biz bunu yapacağız. Yalnızca kıyılarda değil, tatil yapıp dönme değil yılın 12 ayında gelmeli. Müsamahayı görmeli, kültürümüzü tanımalı, Anadolu müsamahasını görmeli. Bunları hayata geçirecek olan sizlersiniz. Emek harcıyorsunuz yurtdışından insanların gelmesini istiyorsunuz” dedi.
‘KENTİN RANTI KENTE SUNULMALI’
Toplu açılış merasiminde kelam alan CHP Başkani Kılıçdaroğlu, “Her kent yalnızca kültür değil rant yaratır. Sorun şu; rantı hakça bölüyor musunuz? Kent o ranttan yararlanıyor mu? Rantı tüm kente ya da bir azınlığa sunabilirsiniz. Kentin seçtiği belediye başkanı şayet kente hizmet ediyorsa kentin rantını kente sunması gerekiyor. Kentlerde yaşayanlar kentin kimliğini korumak zorundadır, üstümüze düşen vazife budur. Kentlerin haklarını elinden aldık ve hakkını teslim etmedik. Nerede boş alan varsa oraya bina diktik. Kentlerin planlamaya muhtaçlığı var. Kent estetiğine katkı vermek lazım. Araçla geçerken bütün hoşlukları görmemiz gerekiyor. Kent özel bir alandır ve hepimizin yaşamaya hakkı vardır Çocuklarımıza torunlarımıza hoş bir kent bırakmamız gerekiyor. Bu türlü bir tarihî sorumluluğumuz da var. Ayrıyeten sanata değer veriyoruz zira daha nitelikli sorular sormalıyız. Siyaset kurumun daha güçlü sorgulamalıyız. İktidar sahiplerinin kentlerine ihanet etmesi sıradan olaylar değil. Yalnızca sizin haklarınızı değil torunlarınızın da haklarını alıyorlar. CHP’li belediyelere oy vermeyin yardımlar kesilir diyorlardı. Yardımlar tam karşıtı arttı ancak insan onuru korundu. Kimseye duyurulmadı. Ahlaklı bir siyaset derken bunu diyorum. İnsan onurunu korumak yöneticilerin temel vazifesidir. Baskılar yapılıyor farkındayız fakat asla şikayet etmeyin diyorum. Mahzurları yok edeceksiniz diyorum ve bu yapılıyor. Bütün bunlar sizin için yapılıyor” açıklamasında bulundu.
‘İLÇE BELEDİYELERİMİZLE AHENK İÇERİSİNDE ÇALIŞIYORUZ’
İlçe belediyeleri ile birlikte ahenk içinde çalıştıklarını tabir eden Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Hasret Çerçioğlu ise yaptıkları çalışmaları ve projeleri anlatarak, “İlçe belediyelerimizde çok hoş çalışmalar yaptık. Ahenk içerisinde çalışıyoruz. Kendilerine teşekkür ederim. Birlikte başardığımız 13 projeyi bitirdik. 2014 yılından beri ağır bir formda çalışıyoruz. Çalışmaya da devam edeceğiz” dedi.
Kuşadası Belediye Önderi Ömer Günel ise pandemi şartlarına karşın belediye olarak aldıkları süratli aksiyon sayesinde bütçe konusunda rastgele bir sorun yaşamadıklarını hatta artıya geçtiklerini lisana getirdi. Kılıçdaroğlu, son olarak Ada Çağdaş Sanat Galerisi’ni ziyaret edecek.
Eda Ebru NANECİ/AYDIN, –
