Entübeyken dünyaya getirdiği kızına birinci defa dokundu

ESKİŞEHİR’de, 7 aylık gebeyken, koronavirüse yakalanan Zeliha Hısım (29), sıhhat durumunun berbatlaşması üzerine Covid-19 servisinden ağır bakıma alındı. Hısım, hayati tehlikesi nedeniyle entübeyken, sezaryenle doğum yaptı, 900 gram yükünde prematüre kız bebeğini dünyaya getirdi. Vefattan dönen Hısım, koronavirüsü atlatarak, hastaneden taburcu edilirken, Ayşe ismini verdikleri bebeğini 15 gün sonra birinci defa tedavi gördüğü kuvözde görüp, dokundu. Kızıyla konuşurken, gözleri dolan Hısım, “Annem, yavrum benim. Çok şükür; sen de hayattasın ben de. Daha hoş günlerimiz olacak” dedi.
Kentte fabrika personeli Mehmet Hısım (30) ile 2 yıllık evli olan Zeliha Hısım, nisan ayında 7 aylık gebeyken, koronavirüse yakalandı. Eskişehir Kent Hastanesi’nin Covid-19 servisinde tedaviye alınan Hısım, semptomların artması üzerine ağır bakıma, buradan da teneffüs dayanağı verilen entübe servisine alındı. Tabipler, entübeyken, ölüm riski taşıdığı gerekçesiyle Hısım için erken doğum kararı aldı. Sezaryenle doğum yapan Hısım, 900 gram yükünde prematüre kız bebeğini dünyaya getirdi. Bebeğe yapılan Covid-19 testi ise negatif çıktı.
DOĞUMDAN HABERSİZ YAŞAM SAVAŞI 
Zeliha Hısım, doğum sonrası tekrar entübe servisine alınırken, kısa müddette güzelleşmeye başladı. Hastanenin Covid-19 servisinde de tekrar tedavi gören Hısım, 15 gün evvel ömür gayretini kazanarak, sıhhatine kavuşup, taburcu edildi. Bebek ise hastanenin yenidoğan servisindeki kuvözde tedaviye alındı.
‘BÜYÜK BİR MUCİZE’
Eskişehir Kent Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve anestezi uzmanı Dr. Sinem Hürsen Günay, anne ve bebeğinin ömür savaşını ‘mucize’ olarak anlattı. Zeliha Hısım’ın akciğer tutulumunun arttığını ve 90’ın üzerinde olması gereken kandaki oksijen kıymetinin 30’lara düştüğünü belirten Günay, “Çok şükür, annemizin genel durumu çok düzgün. Bebek de yenidoğan ağır bakımında takip ve tedavi sürecinde. Bu, çok büyük bir mucize. Buradaki doktorlarımızın sahiden ellerine sıhhat, çok önemli iş başardılar. Bebek ve annenin sağlıklı durumda olması bizim için çok büyük muvaffakiyet ve mucize, diyebiliriz. Entübe olan gebe hastanın koronavirüsü atlatması ve taburcu edilmesi, bizim için çok sevindirici. Hepimiz çok memnun olduk” dedi.
‘ÖLÜMÜN KIYISINDAN DÖNDÜLER’
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Hüseyin Oğuz Yuvanç da anne ve bebeğin büyük yaşam uğraşının akabinde sıhhatine kavuştuğunu söyledi. Özellikle Zeliha Hısım’ın doğumdan sonraki tedaviyle hayatının kurtulduğunu kaydeden Yuvanç, “Hastamız, Covid-19 teşhisiyle teneffüs aygıtına bağlı yatmaktaydı. Çocuğun ve annenin sıhhatini daha âlâ kıymetlendirmek için anneyi acil sezaryene aldık. Bebek 26 haftalık doğdu. Takip eden günlerde hastamızın durumu çok toparladı, oksijen pahaları yükselerek, çok yeterli düzeylere gelmeye başladı. Sonraki takip periyodunda hastamız taburcu oldu. Bebek şu anda takipte ve onun da güzel olacağına inanıyorum. Annenin hayatı kurtuldu. Kandaki oksijen pahası 30’du ve bu çok sorunlu bir bedeldir. Bunu hayat ile mevt ortasındaki ince çizginin üzerinde üzere düşünebiliriz. Biz elimizden geleni yaptık. Tedavisi de pek hoş oldu, ağır bakımda da hastayı gördüm ve takip ettim. Vefatın kıyısından döndüler ve şu anda iyiler” diye konuştu.
KIZINI BİRİNCİ SEFER KUVÖZDE GÖRDÜ
Karantina sürecini meskeninde tamamlayan Zeliha Hısım, Ayşe ismini verdikleri kızını 15 gün sonra birinci defa yenidoğan servisindeki kuvözde gördü. Serviste üzerine kollayıcı kıyafet giydirilen Hısım, “Annem, çiçeğim, yavrum benim. Atlattın annem çok şükür. Sen de hayattasın, ben de. Anneciğim, daha hoş günlerimiz olacak seninle” dedi.
Ellerini dezenfekte edip, eldiven takan Hısım’ın, bebeğine birinci kere dokunduğu anlarda da gözleri doldu. Bir müddet kuvözdeki bebeğini izleyen Hısım, kucağına alıp, seveceği günleri heyecanla beklediğini anlatarak, “Hastaneye yattım, biraz tedavi gördüm. Durumum kötüleşince bebeği sezaryenle almışlar sonrasında tedavim başladı, uzun ve güçlü bir süreç atlattım. Şu an çok memnunum, bebeğime kavuştum. Çok şükür, ikimiz de sağlıklıyız. Çok memnunum, dünyalar benim oldu. Bebeğime dokundum. İnşallah daha da güzel olacak, ona kavuşacağım. Allah’a şükür, ikimiz de sağlıklıyız artık. Yeterliyiz, daha yeterli olacağız ve bebeğime kavuşacağım. O vakit daha da uygun olacağım” diye konuştu.
‘KAHRAMAN DİYEBİLİRİZ’
Eskişehir Kent Hastanesi Başhekimi Dr. Yaşar Bildirici de Mehmet ve Zeliha Hısım çiftine bebeklerinin sıhhat durumuyla ilgili bilgiler verdi. Prematüre bebeklerin hayata daha sıkı sarıldığını kaydeden Bildirici, “Bebeğimiz teneffüs aygıtından büsbütün çıktı, özgür oksijen alıyor. Gidişat olumlu istikamette. Bundan sonra daha da düzgüne gitmeye başlayacak. Ağızdan daha çok beslenmeye başlanacak. Varsayımlarıma nazaran 15-20 gün içinde tam manasıyla beslenmeye başlar. Sizin açınızdan makûs günleri geride bıraktık, bebek de işin açıkçası makûs günlerden geçti. Siz doğum yaptıktan sonra teneffüs cihazındayken, o da teneffüs cihazındaydı. Maalesef çok âlâ şartlarda doğmadı. Güçlü bir çocuk yani kahraman, diyebiliriz. Prematüre çocuklarımız bizim hayatımızın birer kahramanları. Şükürler olsun, o da sağlam. Hani derler ya hayata tırnağını geçirdi. Tırnağını geçirdikten sonra da bundan sonra kolay kolay bırakmayacaktır. Arkadaşlarımız da ona çok önemli takviye sağlıyorlar” dedi.