‘Ensemde mevt kokusu alıyorum, lütfen sesime ses olun’

ANTALYA’da, şiddet gördüğü için terk ettiği, dini nikahla birlikte olduğu A.O. (42) tarafından yeni adresinde bulununca balkona çıkıp, yardım isteyen Dilek Göktaş (37), mevt korkusu yaşadığını söyledi. Göktaş, “Çalışamıyorum, birinin yanına gidemiyorum. Ensemde vefat kokusu alıyorum. Etrafıma bakmadan yaşamak istiyorum. Lütfen sesime ses olun” dedi.
Antalya’da 3 çocuk annesi Dilek Göktaş, 9 yıldır dini nikahla birlikte yaşadığı A.O. ile 2 sene evvel uyuşturucu unsur kullandığını öğrendikten sonra zaman vakit tartıştı. Göktaş, ocak ayında şiddet görmesinin ardından A.O.’dan şikayetçi olmak için polis merkezine gitti. Göktaş, A.O.’nun polis merkezi girişinde “Akıllı ol, 18 yaşında kızın var” diye tehditte bulunması üzerine şikayetinden vazgeçti. Uzaklaştırma kararı verilen A.O., müddetin bitmesiyle konuta döndü. Şiddetin devam etmesi üzerine şubat ayında oğluyla birlikte meskeni terk eden Göktaş, Kepez ilçesinde yer kattaki konuta yerleşti. Adresi bulan A.O., 31 Mayıs’ta geldiği meskende Göktaş’a yeniden şiddet uyguladı. Panikle balkona çıkan Göktaş’ın bağırmasıyla etraftakiler, polis çağırdı. A.O., polis gelmeden konuttan kaçtı. Kısa mühlet sonra yakalanıp, gözaltına alınan A.O., serbest bırakıldı.
‘SENİ PİPETLE BESLETECEĞİM’ DİYE TEHDİT ETMİŞ 
Korku, panik ve tehdidin hepsini bir ortada yaşadığını anlatan Dilek Göktaş, “Dışarı çıkma kaygım var. Son uyguladığı şiddetin ağrısı, sancısı geçti lakin kalıcı hasar bıraktı. Özgüvenim gitti. Dışarı çıkamaz oldum. Korkuyorum lakin vefattan değil sakat kalmaktan korkuyorum. Kendisi beni her tehdit edişinde ‘Seni pipetle besleteceğim, seni öldürmeyeceğim. Bir otomobil dolusu param var, seni bir ömür uzunluğu ben besleyeceğim’ diye tekraren söyledi. ‘Acaba yapar mı? Sanki yapacak mı? Sanki yaptıracak mı?’ Ben o formda yaşıyorum” dedi.
‘YUMRUĞU GÖZÜME YEDİM’
Dilek Göktaş, 31 Mayıs’ta yanına gelen A.O.’nun, kendisinden şikayetçi olmamasını istediğini lisana getirip, “Şikayetimden sonra onu söz vermek için çağırmışlar. O da benim yanıma gelip gitmeye başladı. ‘Hayatım şöyle, hayatım bu türlü, biz memnun olacağız. Ben uyuşturucuyu bırakacağım, bana yardımcı ol’ diye konuştu. Ben de ‘Tamam yardımcı olayım lakin gaye ne’ dedim. O da bana ‘İşte verdiğin dilekçeleri geri al, şikayetinden vazgeç ki evraklar kapansın’ dedi. Ben de ‘Bunların bir cezası, bir bedeli olması lazım. Beni tehdit ettin, bunlar artık latife mı ya da bana gözdağı için mi’ diye sorunca ‘Yok nitekim bunların arkasındayım’ dedi. Ben de şikayetimden vazgeçmeyeceğimi söyleyince yumruğu gözüme yedim” diye konuştu.
‘BALKON DEMİRİNE TUTUNDUM, İÇERİ GİRMEDİM’
Şiddet gördüğü son gün polis takımları gelene kadar darbedildiğini ve balkon demirine tutunarak, içeri girmediğini anlatan Göktaş, “Memurlar geldikten sonra beni bıraktı. Memurlar gelene kadar ben onun altındaydım, demire tutundum. İçeri girseydim o gün söylediği için söylüyorum bunu; belime vurup beni sakat bırakacaktı. Ben çığlığı da bastığım için komşular çabucak haber etti. Gruplar geldikten sonra beni bıraktı” dedi.
‘2 GÜN MESKENDE REHİN TUTTU; GİRDİ, ÇIKTI, DÖVDÜ’
Ocak ayında A.O.’nun, kendisini 2 gün meskende rehin alarak, dövdüğünü söyleyen Dilek Göktaş, kızıyla tehdit ettiği için kaygısından şikayetçi olamadığını belirtti. Göktaş, “Ocak ayında beni o denli dövdü ki evde 2 gün rehin bıraktı. Girdi, çıktı, dövdü. Bütün panjurları örttü; girdi, çıktı, vurdu. Ondan sonra bir biçimde elinden kurtuldum. Polis gruplarına haber verdim. Karakolda merdivenlerden çıkarken bana ‘Akıllı ol, 18 yaşında kızın var’ diye tehdit edince şikayetimden vazgeçmek zorunda kaldım. Ne yapabilirdim? Mecbur kaldım. Kızıma ziyan vermesinden korktum. Bir şey yapacağından korktuğum için yalnızca uzaklaştırma isteyebildim. Sonrasında yeniden şiddet gördüğüm için konutumu ayırdım. Daha evvelce kaburgamın sağı da kırıldı solu da kırıldı. Dudağımın içi patladı. Hiçbir halde doktora gitmedim. Tıpkı formda gözüme en son yaptığı şey. Ayağımdaki kesikler, bir sürahiyi başımda kırdığını bilirim” diye konuştu. 
‘SESİME SES OLUN’
A.O.’nun ‘Buradan beni kelepçeyle götürsen bile ben elimi kolumu sallaya sallaya çıkacağım’ dediğini belirten Dilek Göktaş, “Korkuyorum, tedirginim, ben çöp atmaya çıkamıyorum. Ben çocuğuma ekmek yiyecek almaya gidemiyorum. Cüzi bir ölçü param var o da bittikten sonra ne yapacağım? Dışarı çıkamıyorum, çalışamıyorum, birisinin yanına gidemiyorum. Kapımda polis bekliyor. Bana bunları yaptığı ve yaşattığı için cezasını çekmesini istiyorum. Caydırıcı bir ceza verilmesini istiyorum. ‘Ben bu bayana neden bu kadar ziyan verdim’ diye düşünsün istiyorum. Bunun bir cezasının olması lazım. Bu cezasız kalmamalı. Çocuklarımla özgürce yahut kendim özgürce dolaşabilmek istiyorum. Ben ensemde onun nefesini hissetmek istemiyorum. Ben ensemde vefat kokusu alıyorum. Etrafıma bakmadan yaşamak istiyorum. Geleceğe özgürce yürüyebilmek istiyorum. Hiç geriye bakmadan yaşamak istiyorum. Allah’tan diğer kimseden korkmak istemiyorum. Lütfen sesime ses olun, yardım edin” dedi.