Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin yayımladığı mesajında Aşık Veysel’i rahmetle yad etti.
Aşık Veysel ölüm yıl dönümünde anılıyor. Uzun İnce Bir Yoldayım, Dostlar Beni Hatırlasın, Güzelliğin On Par’etmez gibi birçok eser bırakan Aşık Veysel, 21 Mart 1973 yılında akciğer kanseri nedeniyle hayata gözlerini yumdu. Ozan Aşık Veysel’in vefatının 49. yıl dönümünde kendisini rahmetle yad eden Pendik Belediye Başkanı Ahmet Cin bir mesaj yayımladı.
Başkan Cin yaptığı paylaşımında Aşık Veysel2i rahmetle anarak, “Ben giderim, adım kalır Dostlar beni hatırlasın!” Değerli halk ozanımız Aşık Veysel’i vefatının 49. yıl dönümünde rahmet ve dua ile anıyorum. ifadelerini kullandı.
AŞIK VEYSEL (VEYSEL ŞATIROĞLU) KİMDİR?
Veysel Şatıroğlu, 1894’te Sivas’ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde dünyaya geldi. Veysellere yörede “Şatıroğulları” derler. Babası “Karaca” lakaplı, Ahmet adında bir çiftçidir. Veysel’in dünyaya geldiği sıralar, çiçek hastalığı Sivas yöresini kasıp kavurmaktadır. Veysel’den önce, iki kız kardeşi çiçek yüzünden yaşamlarını yitirmiştir.
Yedi yaşına girdiği 1901’de Sivas’ta çiçek salgını yeniden yaygınlaşır; o da yakalanır bu hastalığa. O günleri şöyle anlatıyor:“Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeye gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kayarak düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım…Çiçek zorlu geldi. Sol gözüme çiçek beyi çıktı.Sağ gözüme de,solun zorundan olacak,perde indi. O gün bu gündür dünya başıma zindan.”
Sağ gözünün görme şansı varmış, ışığı seçebiliyormuş bu gözüyle o sıralar. Yalnız yakınlardaki Akdağmağdeni’nde doktor varmış. Babasına “Çocuğu Akdağmadeni’ne götür,orada gözünü açacak bir doktor var” demişler.Sevinmiş babası.
Ne var ki, olumsuzluklar yakasını bırakmamış Veysel’in.“Bir gün inek sağarken babası yanına gelmiş. Veysel ansızın dönüverince; babasının elinde bulunan bir değneğin ucu öteki gözüne girivermiş. O göz de akıp gitmiş böylece.”
Gözlerini kaybettikten sonra, 10 yaşındayken babasının oyalanması için aldığı sazı çalmaya başlayan Veysel, saz ustaları Çamşıhlı Ali ve Molla Hüseyin’den ders aldı.
İlk evliliğini 1919 yılında Esma Hanım ile yapan Aşık Veysel, 1920 yılında anne ve babasını kaybetmenin hüznünü yaşadı. Veysel, eşinin kendisini terk etmesi üzerine ikinci evliliğini ise 1928 yılında Gülizar Hanım ile yaptı. Veysel’in bu evlilikten Zöhre, Ahmet, Hüseyin, Menekşe, Bahri, Zekine ve Hayriye adlarında 7 çocuğu dünyaya geldi. Çocuklardan Hüseyin birkaç aylıkken hayatını kaybederken, büyük oğlu Ahmet Şatıroğlu ise 84 yaşında 11 Ocak 2018’de yaşamını yitirdi.
Aşık Veysel, 1930 yılının başlarında Sivas’ta edebiyat öğretmeni olarak görev yapan Ahmet Kutsi Tecer ile tanıştı. Tecer’in davetiyle köy enstitüsünde saz hocası olarak görev yapan Veysel’in adı ilk kez 5 Ocak 1931’de düzenlenen “Sivas Aşıklar Bayramı”nda duyuldu.
Ömrü yoksulluk ve zorluklarla geçen Aşık Veysel’in Cumhuriyet’in 10. yılı için yazdığı destanın yayınlanması ve Sivas Aşıklar Bayramı’ndaki başarısı dikkati çekti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, 1965 yılında özel bir kanunla Aşık Veysel’e “Anadilimize ve milli birliğimize yaptığı hizmetlerden ötürü” 500 lira aylık bağladı.
Aşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Veysel Şatıroğlu, 1971 yılında Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde son konserini verdi.
Aşık Veysel, 21 Mart 1973 günü saat 03.30’da doğduğu köy olan Sivrialan’da, şimdi adına müze olarak düzenlenen evde yaşama veda etti.