İstanbul’un fethinin başladığı nokta olarak kabul edilen, konumu ve mimarisi ile ilgi çeken Doğu Roma eseri Aydos Kalesi, tarih meraklılarının ve turistlerin son yıllarda görmeye hasret kaldığı mekanlar arasında yer alıyordu.
Konstantinopolis-Anadolu ticaret yolu üzerindeki en stratejik bölgelerden birine, kontrol ve savunma amacıyla 26 bin metrekare alana inşa edilen kale, adını Yunanca “Kartal” anlamına gelen “Aetos”dan alıyor. Bölgeye hakim bir tepeye inşa edilen kale, 325 metre yüksekliğiyle erişilmesi zor bir yapı olarak göz önünde bulunuyor.
Yapımına Türk akınlarının yoğunlaştığı 11-12’nci yüzyılda başlanılan, Aydos Tekfurluğunun yönetim merkezi olan ve yapılan kazılarda 13-14’üncü yüzyıla ait kalıntılara rastlanılan kale, artık yenilenen yüzüyle misafirlerini ağırlıyor.
Aydos Kalesi’nin restorasyon çalışmaları Sultanbeyli Belediyesi tarafından 2010 yılında başlatıldı. Kazı ve restorasyon süreçleri; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve İstanbul Valiliği ile işbirliği halinde yürütülerek 2022 yılında turizme açıldı.
AYDOS KALESİ’NDE YAPILAN KAZILAR VE MİMARİ KALINTILAR
Aydos Kalesi içerisinde 2010-2018 yılları arasında iki sezon halinde İstanbul Arkeoloji Müzeleri Başkanlığında yapılan temizlik ve kazı çalışmaları sonucunda; kalenin ana unsurları olan surlar, surlara bağlı burçlar, seğirdim merdivenleri ve kapılar ile su sistemleri, sarnıçlar, kilise, konaklama ve yaşam alanları olduğu düşünülen mekanlar ile tahıl saklamak için kullanılan depo alanları açığa çıkarılmıştır. Kazılarda Bizans Dönemi buluntularının yanı sıra çok az sayıda Osmanlı ve tarih öncesi dönemlere ait kültür varlığı da ortaya çıkarılmıştır.
ÖZGÜN KALE KAPISI
Özgün kale kapısının da bulunduğu burç, yapım tekniği itibari ile diğer burç ve kale duvarlarından farklı özellikler taşımaktadır.
BURÇLAR
Aydos Kalesi; altısı iç savunma duvarına bağlı, altısı dış savunma duvarına bağlı olmak üzere mevcut on iki adet burca sahiptir.