Romanya’dan sivil toplum kuruluşu Mare Nostrum koordinatörlüğünde, Türkiye’den Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) ve İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesinden araştırmacıların katılımıyla yürütülen ASI/CeNoBS Projesi kapsamında, 5 Karadeniz ülkesinin denizlerinde yunusların popülasyon bolluğu ve dağılımıyla ilgili araştırma yapıldı.
Bu kapsamda, Karadeniz’de 7 bin kilometre uzunluğundaki hatlarda uçak sörveyi düzenlendi.
Yapılan araştırmaya ve bilimsel hesaplamalara göre, Karadeniz’in yüzde 52’sinde yaklaşık 108 bin 283 tırtak, 93 bin 808 mutur ve 22 bin 720 afalina türü olmak üzere toplamda yaklaşık 225 bin yunusun yaşadığı belirlendi.
“ÇALIŞMA KARADENİZ’İN YÜZDE 52’SİNİ OLUŞTURAN BİR ALANDA YAPILDI”
İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Deniz Biyolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve TÜDAV Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Arda Tonay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karadeniz’de yunus türlerinin bolluk ve dağılımlarını araştırmak için 2019 yılında başladıkları çalışmaların sonuçlarının yayınlandığını söyledi.
Bu kapsamda, Karadeniz’de 3 hafta boyunca uçak sörveyi yaptıklarını belirten Tonay, 7 bin kilometre uzunluğunda hattı taradıklarını ifade etti.
Doç. Dr. Tonay, Karadeniz’de 3 yunus türünün yaşadığını ancak sayılarının tam belli olmadığını dile getirerek “Çalışma için Karadeniz’de uçak sörveyi Bulgaristan, Gürcistan, Romanya, Türkiye ve Ukrayna’nın kara suları ve açık denizlerini kapsayan ve toplam Karadeniz alanının yüzde 52’sini oluşturan bir alanda yapıldı.” diye konuştu.
Yapılan bilimsel analizlere göre Karadeniz’de taranan alanda yaklaşık 225 bin yunusun yaşadığının tahmin edildiğinin altını çizen Tonay, şöyle devam etti:
“Karadeniz’de elde edilen veriler ve bilimsel hesaplamalara göre, taranan alanda 108 bin 283 tırtak, 93 bin 808 mutur ve 22 bin 720 afalina yunus türü olduğunu belirledik. Bu sonuçlar sadece taranan alan için, yani yaklaşık Karadeniz’in yarısını kapsamaktadır. Yapılan bu çalışma, yaz aylarında Karadeniz’deki her üç deniz memelisi türü için bu kadar büyük bir alanda bolluk, yoğunluk ve dağılımları hakkında ki ilk bilgileri sağladı. Karadeniz’deki deniz memelisi popülasyonları, 1983 yılına kadar süren yunus avcılığı ve halen devam eden tesadüfi ağa yakalanma vakaları gibi çeşitli insan baskılarından dolayı tam olarak iyileşememektedir. Afalina ve tırtak türleri, muturlar kadar tesadüfi ağa yakalanma baskısına maruz kalmadıkları için daha iyi durumda oldukları düşünülse de son zamanlarda yaşanan savaş kaynaklı tehditler, bu popülasyonlara yeni zorluklar oluşturuyor olabilir.”
SONUÇLAR ULUSLARARASI DERGİDE YAYINLANDI
Mutur ve tırtak türlerinin Karadeniz’deki dağılımının değişen ekosistemdeki balık mevcudiyetiyle ilişkilendirilebileceğini dile getiren Tonay, “Tür dağılımının yoğun olduğu bölgelere ilişkin bilgiler geçmiş literatürle karşılaştırıldığında değişiklikler gözlendi. Bu nedenle, daha da geniş ölçekli, mümkünse tüm Karadeniz’i kapsayan ve uzun vadeli bir izleme programının uygulanması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Tonay, uluslararası araştırmanın sonuçlarının, Karadeniz, Akdeniz ve Mücavir Atlantik Bölgesinde Yaşayan Deniz Memeli Türlerinin Korunması Anlaşması (ACCOBAMS) desteğiyle herkesin erişebileceği şekilde Frontiers in Marine Science dergisinde yayınlandığını sözlerine ekledi.