İzmir’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremin ardından 20 yıldır Sultançiftliği Mahallesi’ndeki sitede yaşayan Halil İbrahim Göksu ve Emine Duygun isimli komşular, deprem korkusuyla yaşadıklarını ve yeni ev arayışına girdiklerini söyledi.
“GÖZ GÖRE GÖRE ÖLÜME GİTMENİN ANLAMI YOK”
Binanın zemin katında yaşayan Halil İbrahim Göksu, bulundukları sitenin 1994 yılında yapıldığını ve yapım aşamasında deniz kumu kullanıldığını öne sürerek, “Çatlayan kolonlara ışıkla baktığımızda içindeki demiri ben görüyorum. Kolon içerisindeki demirler paslanmış. Evimizin kolonlarını hepsi İzmir’de yaşanan deprem esnasında patladı. Deprem esnasında çocuk odasındaki kolon şişti. ‘Ben patlamaya hazır bombayım’ diyor. Bundan dolayı da korkmaya başladık. Bir akşam otururken kolonlardan ses duyduğumu hissettim. ‘Çat’ diye bir ses geldi. Bir terslik olduğunu anladım. Bina sakinlerini bu konuda bilgilendirdim. ‘Altta kalanın canı çıksın’ hesabı hiç kimse ilgilenmiyor. ‘Bir şey olmaz’ gibi kelimeler kullandılar bana. Burası benim kendi evim. Ama yaşanılan son durumdan dolayı kiraya taşınmayı düşünüyorum. Eşyalarımızı da topladık, taşınma hazırlığı yapıyoruz. Başka çarem kalmadı. Göz göre göre ölüme gitmenin bir anlamı yok. Bu bina 1994 yılında yapıldı ve yapımında deniz kumu kullanılmış” dedi.
“KOLONLARI İÇİ BOŞALMIŞ”
Göksu’nun karşı komşusu Emine Duygun ise, yaşadığı korkuyu anlatırken gözyaşlarına hakim olamadı. Duygun, “Korkudan sabaha kadar uyuyamıyorum. Bende taşınacağım. İzmir depreminden sonra akşam uyuyunca ‘acaba sabah kalkabilecek miyiz’ korkusu yaşıyorum. İzmir’deki görüntüleri izledikten sonra binanın altında kalabilir miyiz diye düşünüyorum. İzmir depremi sırasında bizim evimizde de hasar oluştu. Deprem esnasında çatlayan kolonları alçı ile kapladım. Komşularımızla konuştuk. Onlar da taşınmaya karar vermişler. Hep beraber site olarak taşınmaya karar verdik. Hepsi ev aramaya başlamışlar. Kolonlar içi boşalmış” diye konuştu.