Dalış noktaları, su altı tutkunlarını bekliyor

ANTALYA ve etrafında faaliyet gösteren dalış okulları, kısıtlamaların 1 Temmuz prestiji ile sona erecek olması nedeniyle dönem startını verdi. Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Vilayet Temsilcisi İsa Alemdar, pandemi nedeniyle son 1 yıldır dalışların kısıtlama dışındaki günlere kaydığını ve talebin az olduğunu, yasakların kalkacağı 1 Temmuz sonrasına ise şimdiden ağır rezervasyon aldıklarını söyledi. Antalya’da Gazipaşa’dan Kalkan’a uzanan kıyı şeridinde B-24 Amerikan savaş uçağı batığı ile Fransız St. Didier gemisi batığı başta olmak üzere 250’nin üzerinde dalış noktası bulunuyor.
Antalya’da Gazipaşa’dan Kalkan’a uzanan kıyı şeridindeki 250’nin üzerindeki dalış noktası, su altı tutkunlarını ağırlıyor. Pandemi öncesi günlük binin üzerinde dalış aktifliğinin düzenlendiği su altı hoşlukları bu yıl da ilgi odağı olacak. Küme halinde düzenlenen dalış cinslerinin yanı sıra, münferit dalışlar da hayli fazla. Bir yandan dalmayı öğrenerek bröve almaya çalışan tatilciler, bir yandan da su altındaki yapay resifleri keşfediyor.
DALIŞ TURİZMİ DENİZ SUYUNUN ISINMASIYLA TEPE YAPACAK
Antalya ve etrafında faaliyet gösteren 60 dalış şirketinin su altına profesyonel rehberler eşliğinde dalış çeşitleri düzenlediğini anlatan Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Vilayet Temsilcisi İsa Alemdar, dalış turizminin büyük ilgi gördüğünü söyledi. Su altı dalışlarının 12 ay sürdüğünü, pandemi nedeniyle son bir yıldır dalışların kısıtlama dışındaki günlere kaydığını anlatan İsa Alemdar, yaz döneminde yerli ve yabancı turistlerin Antalya’ya gelmesiyle ilginin artacağını kaydetti. Dönemin mayıs ayı ile açıldığını, su sıcaklığının 19 ile 21 dereceye yükselerek ülkü ısıya ulaştığını anlatan Alemdar, beklentinin yüksek olduğunu aktardı. Alemdar, “Tecrübesi olmayan turistler profesyonel hocalar eşliğinde keşif dalışları yapabilecek. Lisanslı profesyoneller ise ellerindeki lisansa nazaran 18 ila 30 metreleri bulan dalışlar gerçekleştirecek” dedi.
ABD SAVAŞ UÇAĞI BATIĞI
Antalya’daki savaş batıklarından birinin Kaş’ta, başkasının Manavgat’ta olduğunu aktaran Alemdar, “Manavgat’taki B-24 Amerikan Savaş Uçağı Batığı, 1944 yılında Romanya üzerindeki amaçları bombaladıktan sonra Kıbrıs’taki üssüne dönerken Ege Denizi üzerinde vurulup Antalya açıklarında denize gömülen bir uçağa ilişkin. Kaş civarındaki batık ise neden düştüğü bilinmeyen bir İtalyan uçağına ilişkin. Uçak, motorları haricinde bir bütün olarak su altında yatıyor. Uçakların görünümünün eksiksiz olması, dalgıçlara keşfedecek zenginlikler sunuyor” dedi.
FRANSIZ SOSYETE BATIĞI, TANINAN NOKTALARDAN BİRİ
Antalya bölgesinde en çok dikkati çeken batığın, Kaleiçi Yat Limanı açığında ‘Fransız Sosyete Batığı’ olarak bilinen İkinci Dünya Savaşı sırasında batan St. Didier gemisine ilişkin batık olduğunu kaydeden İsa Alemdar, “Savaş batıkları ortasında St. Didier’in çok emsali yoktur. 18 metre derinlikte başlar, 30 metrede biter. Batık tek kesim halindedir. Buraya yurt dışından gelen meraklıların dalışını gerçekleştiriyoruz. Batığı görenler, St. Didier batığının emsalsiz olduğunu her fırsatta lisana getiriyor. Burası, dalış turizmi için, Antalya için altın bir bilezik” diye konuştu.
İRİLİ UFAKLI BİRÇOK DALIŞ NOKTASI
Tekirova açıklarında bulunan ve Üç Adalar olarak isimlendirilen bölgenin, küçük adalardan oluşan bir dalış bölgesi olduğunu kaydeden İsa Alemdar, şöyle devam etti:
“Çok çeşitli derinliklere sahip olması, taban yapısının Antalya’ya oranla zenginliği, görüş netliği ve birçok dalış merkezine yakınlığı nedeniyle en tanınan dalış bölgeleri ortasında yer alıyor. Finike’deki Gök Mağarası da mağara dalgıçlarının ilgisini çeken noktalardan biri. Antalya Körfezi’nin kuzeyinde, deniz tabanında yatan Gelidonya Antik Batığı, Genç Tunç Bölümü’ne ilişkin olması ile ün saldı. Kemer Limanı’ndan 1,5 kilometre açıkta kum taban üzerinde 25 metre derinlikte yatan Paris batığı da turistik dalış noktaları ortasında. Antalya kıyı şeridinde falezler ve Sıçan Adası, tercih edilen dalış noktaları. Sıçan Adası’nın doğusunda küçük bir mağara olması, dalış tutkunlarının ilgisini bu bölgeye yönlendiriyor. Side Sualtı Müzesi başta olmak üzere farklı dalış noktalarına günlük tipler düzenleniyor. Side Sualtı Müzesi, dalış tutkunlarına eşsiz ortam sunuyor. Kış ayları dahil, denizin müsaade verdiği her an müzeye dalış yapan turistleri görmek mümkün”
‘ÖNCE GÜVENLİK’
Su altının evvel sorumluluk ve güvenlik, sonra cümbüş olarak isimlendirilen bir aktiflik olduğunu kaydeden Alemdar, dalış meraklılarını uyardı. Bilhassa, dalış yaptıracak merkezlerin yetki evrakı almış olmasına dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen İsa Alemdar, merkezlerde çalışanların da dokümanlı profesyoneller olması gerektiğini belirtti. İsa Alemdar, “Güvenliğin ön planda, cümbüşün sonrasında geldiği bir hizmet veriyoruz. Kesimde bu kadar az kaza olmasının en önemli nedeni, birçok dalış merkezinin sualtı kurallarına uyarak dalış yaptırmasıdır. Amatör turistik dalışlar 5 metreye kadar olanlardır. Profesyonel dalış okulları amatörlere 5 metreden fazla dalış yaptırmaz. Daha derinlere gerçekleşen dalışlarda ise dalış yapacak turistin evrakları ve bröveleri dikkate alınır” dedi.