ZONGULDAK’ta öğrencilerin eğlenerek öğrenmelerini sağlamak emeliyle ders hususlarını ‘Hacivat ve Karagöz’ gölge oyununa aktaran sınıf öğretmeni Şenol Bilge’nin (43) ‘Türk gölge oyunu, Karagöz ve Hacivat ile eğitimle oyunlaştırma’ bahisli projesi, Ulusal Eğitim Bakanlığı takviyesiyle 10 ildeki farklı okullardaki öğretmenler tarafından uygulanmaya başlandı.
Sınıf öğretmeni Şenol Bilge, Süleyman Demirel Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Kısmı öğrencisi olduğu sırada farklı ders anlatma metotları uygulamasında ‘Hacivat ve Karagöz Gölge Oyunu’ ile tanıştı. Bilge, mezun olduktan sonra da Hacivat ve Karagöz gölge oyununda kendini geliştirerek ders hususlarına oyun metinlerine işledi. Bilge, vazife yaptığı okullarda Türkçe, matematik üzere ders hususlarının kimi kısımlarını Hacivat ve Karagöz gölge oyunuyla anlatmaya başladı. Öğrencilerin derse olan ilgisi ve öğrenme yeteneğinin arttığını gören Bilge, ‘Türk gölge oyunu, Karagöz ve Hacivat ile eğitimle oyunlaştırma’ isimli projesini Ulusal Eğitim Bakanlığı’na sundu. Bakanlık, etwinning uygulamaları kapsamında projeye onay verdi.
Bilge, Zonguldak’ın yanı sıra Ankara, Sinop, Aksaray, Şanlıurfa, Isparta, Sivas gibi 10 ildeki meslektaşlarıyla projesini paylaştı. Hacivat ve Karagöz’ü eğitimde kullanan öbür vilayetlerdeki öğretmenler de metodun öğrenciler üzerindeki olumlu tesirini fark etti.
‘EĞLENEREK ÖĞRENİYORLAR’
TOKİ Yeni Mahalle İlkokulu´nda sınıf öğretmeni Şenol Bilge, öğrencilerin ders mevzularıyla ilgili hem metinler yazarak hem de perde ardında oynayarak Hacivat ve Karagöz kültürünü öğrendiklerini söz ederek, şöyle dedi:
“Uzaktan eğitim sürecinde çocuklar sıkılmadan derslerimize ortak oldular. Kazanımlarımızı Karagöz ve Hacivat ile öğrettik. Mükemmel etkinlikler yaptık. Karagöz ve Hacivat yalnızca ramazanda hatırlanan bir gölge oyunuydu. Biz bu oyunu eğitime odakladık. Eğitimde kullanmak için eksiksiz bir malzeme. Belli gün ve haftalarda, medya okur müellifliği üzere pek çok alanda kullandık. Öğrencilerle birlikte metinler yazıyoruz. Kendileri de oynuyorlar. Hem metin yazıyorlar hem de oynayarak derslere daha motive oluyorlar. Eğlenerek ve öğrenerek derslerimize ortak oluyorlar. Projeyi Türkiye ve Avrupa çapında tanıtarak ulusal kültürümüzün yayılmasını istiyorum.”