Erdoğan: Milletten umutlarını kesenler hata örgütlerine bel bağlamış durumda

CUMHURLİDERİ ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Milletten umutlarını kesenler, gırtlaklarına kadar iç içe girdikleri terör örgütleri yetmemiş olacak ki, şimdi de hata örgütlerine bel bağlamış durumdalar” dedi.
Cumhurlideri ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM’deki küme toplantısında yaptığı konuşmada, verdikleri gayretlerin hiçbirinde, Türkiye’nin onurunu ve prestijini yere düşürmediklerini söyledi. Bunu yaparken asla Türkiye’nin gündemini karanlık mahfillerde kurgulanan senaryolara teslim etmediklerini belirten Erdoğan, “Ülkemize ne şu yahut bu dış gücün ne onların piyon olarak kullandığı örgütlerin ne de içeride bu kirli senaryoya istekli figüran yazılanların istikamet çizmesine müsaade verdik. Dün CHP Genel Önderi koltuğunda oturan zat çıkmış, ‘lağım çukuru’ diye söz ettiği birtakım tezleri Meclis kürsüsünden tekrarlıyor. Birebir kürsü PKK terör örgütünün güdümündeki partinin savunma tabanı haline de dönüştürüldü. Birebir kürsü geçmişte FETÖ’nün kumpas projelerine de pervasızca alet edilmişti. Tıpkı kürsü birçok palavranın, iftiranın, bühtanın, çarpıtmanın mecrası olarak da kullanıldı. ‘Lağım çukuru’ diye tabir edilen iftiraların ve onları ortaya atan mahfilerin peşinden gitmek, fakat kendini oraya layık görenlerin işidir. Milletten umutlarını kesenler, gırtlaklarına kadar iç içe girdikleri terör örgütleri yetmemiş olacak ki; artık de kabahat örgütlerine bel bağlamış durumdalar. Evet, onurlu insanların başvurduğu istifa diye bir kuruluş vardır. Girdiği her seçimde, ‘şu kadar oy alamazsam bırakırım’ diyen ancak her kezinde onurunu ayaklar altına alıp, arsızca koltuğunda oturmaya devam edenler, evvel aynanın karşısına geçip bunu kendilerine söylemelidir. Türkiye’de hiç kimsenin, bu haysiyet fukaralarından onur ve haysiyet dersi almaya da muhtaçlığı yoktur. Bizim ülkemize yaptığımız hizmetlerin şahidi bizatihi milletimizin ta kendisidir” dedi.
‘GÖĞÜS GÖĞÜSE GAYRET EDEN YEGANE PARTİ BİZİZ’
Cumhurlideri Erdoğan, yalnızca parti değil, ülke ve millet olarak da hiçbir vakit, sorunları konuşmak, tartışmak ve tahliller üretmek için diğerlerinin dayatmasına prestij etmediklerini vurguladı. Erdoğan, “Tek pusulamız aziz milletimizdir, milletimizin gereksinimleridir, beklentileridir, talepleridir. Biz demokrasiyi, hukuku, adaleti birileri bize dayattığı için değil, milletimiz bunlara layık olduğu için en üst düzeyde tesis etmenin çabası içinde olduk. Biz 81 vilayetimizin her karışına damgasını vuran yapıtlarımızı, yatırımlarımızı, projelerimizi, hizmetlerimizi, birileri mecbur kıldığı için değil, milletimiz bunlara layık olduğu için hayata geçirdik. Biz terör örgütleriyle, hata örgütleriyle uğraşımızı, sonlarımıza yönelen tehditleri, egemenliğimizi maksat alan taarruzları, birilerinin yardımıyla değil, milletimizle birlikte göğüsledik ve akamete uğrattık. Hal böyleyken, AK Parti’yi ısrarla kirli senaryoların içine yerleştirme çabalarını kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye’de bugüne kadar tek parti faşizmiyle de vesayet ve darbe heveslileriyle de terör örgütleri ve organize kabahat şebekeleriyle de göğüs göğse uğraş eden yegane parti biziz. Yarın da bu çabayı sürdürebilecek tertemiz sicile, kâfi donanıma, gereken azim ve kararlılığa sahip tek parti tekrar biziz. Kendi kirli geçmişlerini bizi karalayarak örtebileceklerini sananlar, bu ülkenin toplumsal medya mecraları üzerinden değil, demokratik düzeneklerle yönetildiğini, 2023’te bir sefer daha göreceklerdir” diye konuştu.
‘ONLARLA KAYBEDECEK VAKTİMİZ YOK’
Terör örgütü PKK, FETÖ ve organize hata örgütleri mensuplarının tıpkı kaynaklardan beslendiğini, tıpkı eller tarafından yönlendirildiğini kaydeden Erdoğan, “Geçmişte çeşitli kabahat çetelerinin mensupları şu yahut bu siyasi şahsiyete yahut kuruluşa yönelik ithamlarda bulunduğunda, biz ne dediklerine dönüp bakmadık bile. Buna karşılık, FETÖ’den PKK’ya, artık de organize kabahat örgütlerine kadar tüm yeminli millet düşmanlarının gereçlerini ülke gündemine ve bilhassa de Meclis kürsüsüne taşımakta ısrar edenleri gördükçe, ülkemiz ismine üzülüyoruz. Biz ülkemize ve milletimize dair her sıkıntıyı, tüm taraflarıyla kamuoyu önünde oturur, konuşur, tartışır, kıymetlendiririz. Ancak bunu asla terör örgütleri yahut kabahat örgütleri mensupları üzerinden yapmayız. Onlarla kaybedecek vaktimiz yok, yapacak işimiz çok. Türkiye’nin geleceği ismine en küçük bir projelerini, programlarını, çabalarını, hatta hayallerini duymadıklarımızın, örgütler üzerinden tedavüle sokulan senaryoların üzerine balıklama atlamalarının takdirini milletimize bırakıyoruz” sözünü kullandı.
‘ONLAR TEKRAR NANKÖRLÜĞE DEVAM EDİYORLAR’
Erdoğan, geçen hafta Karadeniz’de keşfedilen yeni bir gaz rezervinin muştusunu milletle paylaştıklarını hatırlatarak, “Bütün bunlar milletimizle hemhal olmanın birer yapıtıdır. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır yapıtı. Bakıyorsunuz, kelamda siyasi parti genel önderi olarak çıkıp konuşanlara, durmadan daima iftira. Neymiş, millet açmış. Bundan bahsediyorlar. Aç olarak dolaşanları, buyurun siz de doyuruverin. Biz ne gerekiyorsa bütün bu sürecin içerisinde, bütün imkanlarımızı seferber ederek bunları yaptık. Emekçilerimize, esnafımıza yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Bu hususta en ufak bir aksama kelam konusu değil. Yapılandırmaysa bütün yapılandırmaları yapıyoruz. Lakin nankörlük, biliyorsunuz parayla değil. Onlar yeniden nankörlüğe devam ediyorlar. Varsın devam etsinler” dedi.
‘YOL HARİTAMIZI 3 AY İÇERİSİNDE TAMAMLIYORUZ’
Muhalefet partilerinin İstanbul’daki kimi projelere karşı çıkan açıklamalarını içeren ve kendi devirlerinde yapılan yatırımların anlatıldığı bir görüntüyü izleten Erdoğan, “İstesen de istemeseniz de bu yatırımlar devam edecek. Bu zillet ittifakının işi değil. Cumhur İttifakının işidir” diye konuştu.
Marmara Denizi’nde görülen müsilaj sıkıntısına değinen Erdoğan, şunları söyledi:
“Nasıl Haliç’i tertemiz yaptıysak, Haliç’i denize girilebilir hale getirdiysek, orada balık tutulabilir hale getirdiysek, inşallah bu müsilaj belasında da kısa vakitte Marmara’mızı, İstanbul’umuzu temizleyeceğiz. Sıkıntıyı birinci andan itibaren titizlikle takip ettik. Etraf ve Şehircilik Bakanlığı’mız uzman takımlarıyla çabucak harekete geçti. Üniversitelerimizle birlikte hareket halindeyiz. Suyun altından ve üstünden alınan numuneler TÜBİTAK’ta incelenmeye başlandı. Denizdeki gelişmeler mercek altına alınırken, karada da tüm atık su ve katı atık tesislerinde kontroller ağırlaştırıldı. Sayısı 700’ü aşan bilim insanı, kurum temsilcisi, sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve belediye yetkilisinin iştirakiyle, son yılların en geniş iştirakli çalıştayı Kocaeli’nde düzenlendi. Evvelki gün, Marmara Belediyeler Birliği’nin mesken sahipliğinde Kocaeli’nde, Marmara etrafındaki 7 ilin vali ve belediye liderleriyle birlikte husus enine uzunluğuna ele alındı. Haliç’i, Marmara’yı ve boğazları müdafaa konusunda bugüne kadar yaptığımız çalışmaların deneyimiyle hazırladığımız Marmara Denizi Muhafaza Aksiyon Planımızı milletimizle paylaştık. Deniz paklığına ait genelge de Marmara’daki vilayetlerimize gönderildi. Dün, 15 bölgede karadan ve denizden paklık çalışmaları başladı. Yarın, Yükseköğretim Konseyimizde, üniversitelerimizin ilgili akademik ünitelerinin bu husustaki çalışmalarını pahalandırmak üzere bir toplantı gerçekleştirilecek. Kıyılarımızı bu tehditten korumak için yürütülecek çalışmaların bilimin dayanağı ve katkısıyla yürütülmesinin kıymetli olduğuna inanıyoruz. Toplantı sonrası bu bilim insanlarımızla Külliye’de bir ortaya gelecek ve kendilerinden bilgi alacağız. Marmara Denizi’nin tamamını muhafaza alanı ilan ederek, atık su arıtma sistemlerimizi en ileri teknolojiye taşıyarak ve gereken başka tüm adımları atarak, Marmara’yı temizleyeceğiz. Müsilaj sıkıntısına kalıcı tahlil getirme konusundaki yol haritamızı içeren stratejik planımızı da üç ay içerisinde tamamlıyoruz.”
‘GÖREVLERİNİ YERİNE GETİRSİNLER’
İstanbul Büyükşehir Belediye Önderi Ekrem İmamoğlu’nu eleştiren Erdoğan, “Her yerinden basiretsizlik akan bir zihniyetin keyfine biz bu ülkeyi terk etmeyiz. Herkes öncelikle kendi işini yapacak, sokağıyla, parkıyla, deniziyle, tüm canlılarıyla kentlerimizi koruyacak. Partisine bakmaksızın, işini yapamayan kurumların eksiklerini kapatmak, milletimize karşı sorumluluğumuzun gereği olarak bize düşüyorsa, onun da gereğini yerine getirmekten çekinmeyeceğiz. Bu çerçevede, iklim dostu şehircilik anlayışının bir örneği ve Cumhuriyet tarihimizin en büyük projelerinden biri olan Kanal İstanbul’un inşasına başlıyoruz. Kanal İstanbul’u, sarsıntısı tetikleyeceğinden, susuzluğa yol açacağına kadar kaç zırvayla engellemeye çalışanlar, evvel bu kente karşı taban misyonlarını yerine getirsinler, ondan sonra bizim projelerimize laf etsinler. Biz, bu cins palavralara, iftiralara bakmadan, hayırda müsabakayı sürdüreceğiz” dedi.
‘DÜNYA 5’TEN BÜYÜKTÜR’ DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Cumhurlideri Erdoğan, Kanada’da Müslüman aileye yönelik hücuma ait ise, “Kanada’da yaşanan son hücum, bu kin ve nefret dalgasının artık ne derece büyük bir tehdit haline dönüştüğünün en bariz örneğidir. Bu vesileyle menfur terör taarruzunda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, acılı ailelerine sabırlar diliyorum. Türkiye, nasıl milyonlarca sığınmacıya kucağını açarak insani görevini yerine getirmişse, dünyanın her köşesindeki İslam düşmanı, Türk düşmanı taarruzlara karşı da sesini yükseltmekten, her platformda bu çarpıklığı lisana getirmekten geri durmayacaktır. Bütün gücümüzle ‘Dünya 5’ten büyüktür’ demeye, kendimiz, dostlarımız ve tüm mazlumlar için hakkı, hakkaniyeti, adaleti, özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Pazartesi günü katılacağı, Brüksel’deki NATO Tepesi’nde gündemlerindeki sorunları muhataplarıyla ele alacaklarını söyleyen Erdoğan, “Zirve vesilesiyle, ABD Başkanı Sayın Biden başta olmak üzere Litvanya, Almanya, İngiltere, Yunanistan başkanleriyle ve vaktin uygun olması halinde öteki iştirakçilerle baş başa görüşmeler gerçekleştireceğiz. NATO’nun en kıymetli üyesi olan Türkiye, ittifak kapsamında üzerine düşen vazifelerin tamamını hakkıyla yerine getirmiş bir ülkedir. İttifak içindeki öbür ortaklarımızdan tek beklentimiz, özellikle bölgemizdeki gelişmeler konusunda ülkemizin egemenlik haklarına ve güvenlik hassasiyetlerine hürmet gösterilmesidir. Muhataplarımıza bu husustaki kararlılığımızı söz ederek, terörle uğraş ve insani krizlere faal müdahale konusunda iş birliği tekliflerimizi tekrarlayacağız” tabirini kullandı.