Gülsüm’ün katili: Kendimi daha uygun tabir edebilmem için tahliye edin

ANTALYA’da meskeninde meyyit bulunan Gülsüm Taç’ı (46) boğarak öldürdüğünü polis merkezinde itiraf eden Cem Yılmaz’ın (44) yargılanmasına bugün devam edildi. Yılmaz, “Kendimi daha güzel söz edebilmek için isimli denetim kararı ile özgür bırakılmamı talep ediyorum” dedi.
Antalya’da özel şirkette çalışan Gülsüm Taç, geçen yıl 24 Mayıs’ta işe gelmeyince meraklanan mesai arkadaşları telefonla aradı, lakin yanıt alamadı. Arkadaşlarının ihbarı üzerine, Gülsüm Taç’ın konutuna giden polis, kapıyı çaldı, açan olmayınca çilingir yardımıyla içeri girdi. Polis, kahvaltı masasındaki Taç’ın hayatını yitirdiğini belirledi. Akdeniz Üniversitesi İsimli Tıp Kurumu morgunda yapılan ön otopside, Gülsüm Taç’ın bedeninde darp izi olmadığı, kesici ve ateşli silah yarası bulunmadığı, vefatının kalp krizi olabileceği, lakin kesin mevt nedeninin ayrıntılı otopsiden sonra ortaya çıkacağı belirtildi. Taç’ın cenazesi, yakınları tarafından alınarak toprağa verildi.
POLİSİ ARAYIP ÖLDÜRDÜĞÜNÜ İTİRAF ETTİ, İNTİHARA KALKIŞTI
Adana’da 27 Mayıs’ta polis merkezine giden ve fotoğraf öğretmeni olduğunu söyleyen Cem Yılmaz, Antalya’da konutunda meyyit bulunan Gülsüm Taç’ı tanıdığını, yaklaşık 2,5 yıldır sevgili olduklarını söyledi. Yılmaz, bir müddet evvel Antalya’ya gidip, onun konutunda kaldığını, bir sabah kalktığında onu mutfakta ölmüş halde görüp korkarak kimseye söylemediğini, Adana’ya döndüğünü tabir etti. Bunun üzerine ‘yardım ve olayı bildirme yükümlülüğünü yerine getirmemekten’ hakkında süreç yapılan Cem Yılmaz, özgür bırakıldı. 28 Mayıs’ta polisi telefonla arayan Yılmaz, Gülsüm Taç’ı öldürdüğünü söyleyip, vicdan azabı çektiği için intihar edeceğini belirtti. Bunun üzerine polis, şüphelinin adresine gitti. Yılmaz, meskende baygın halde bulundu.
BORNOZ JENERASYONUYLA BOĞAZINI SIKMIŞ
Hastaneye kaldırılıp tedavi edilen Cem Yılmaz sözünde, 12 Mayıs’ta Gülsüm Taç’ın yanına gittiğini, 22 Mayıs’a kadar yanında kaldığını, kendisinin Adana’ya dönmek istediğini, lakin sevgilisinin buna müsaade vermediğini söyledi. Banyoda onu öldürmeye karar verdiğini aktaran Yılmaz, sevgilisinin boğazını bornoz nesliyle sıkarak öldürdüğünü belirtti. Kuşkulu ayrıyeten, kocasından uzun müddettir ayrılmadığı, kendisinin de Adana’ya gitmesine ve ailesiyle görüşmesine müsaade vermediğini argüman ederek Gülsüm Taç’ı bu nedenle öldürdüğünü kaydetti.
TUTUKLANDI
Cem Yılmaz, cinayeti örtbas etmek ve boynundaki morlukların görünmemesi için fondöten sürdüğünü söyledi. Daha sonra kıyafetlerini giydirip mutfakta kahvaltı yaparken boğularak ölmüş izlenimi vermek için ağzına bir kesim ekmek ve peynir koyduğunu, ocağa da süt koyup altını yanık halde bıraktığını söz etti. Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Ofis Amirliği grupları, Antalya polisi ile irtibata geçip şüpheliyi teslim etti. Antalya’da adliyeye sevk edilen Yılmaz, çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince ‘kasten öldürme’ cürmünden tutuklandı.
PORTRESİNİ YAPIP ‘YANINA GELİYORUM’ YAZMIŞ
Resim öğretmeni Cem Yılmaz’ın, cinayetin akabinde Gülsüm Taç’ın portresini çizdiği de ortaya çıktı. Yılmaz’ın, portreyi çerçeveletip meskeninin bir köşesine koyup, çiçeklerle süslediği, yanına da ‘Gülsümüm mayam benim. Keşke beni aileme gönderseydin. Kocandan ayrılma sürecini uzatmasaydın. Yanına geliyorum, seni seviyorum’ yazılı not bıraktığı belirlendi. Başka yandan ikilinin, 5 yıl evvel Amasya’da fotoğraf kursunda tanışıp arkadaşlık kurduğu, bir müddet görüştükten sonra yollarını ayırdıkları, 1,5 yıl sonra tekrar görüşmeye başladıkları öğrenildi.
İTİRAFINI GERİ ÇEKTİ
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı ve 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin kabul ettiği iddianamede, sanığın ‘kasten öldürme’ hatasından cezalandırılması talep edildi. Sanık Yılmaz, evvelki duruşmada verdiği yazılı sözünde, cinayet işlemediğini, Gülsüm Taç’ın cinsel bağlantı sırasında öldüğünü söyledi.
‘SERBEST BIRAKILMAYI TALEP EDİYORUM’
Antalya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde 4’üncü defa hakim karşısına çıkan sanık Cem Yılmaz, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katıldı. Taraf avukatlarının hazır bulunduğu duruşmada, cezaevi şartlarından kelam eden Cem Yılmaz, “Ben burada çok güç durumdayım. Kendimi daha yeterli söz edebilmek için isimli denetim kararı ile hür bırakılmamı talep ediyorum” dedi. 
Duruşmaya müdahil olmak isteyen Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı’nın talebini kabul eden mahkeme, şahitlerin dinlenmesi için duruşmayı erteledi.